21.01.2004

Luce'nin son numaraları...
Lucescu Faaliyete Geçti...

Fenerbahçe – Rizespor maçı ne hikmetse Fenerbahçe 3 puanı alınca bir anda spor basınında bir numaralı tartışma konusu. İlk maçın oynanmasının ardından geçen 73 günlük süre, İkinci maçın tarihi olan 18 Ocak tarihinin açıklanmasından itibaren geçen 35 günlük sürede hiç tartışılma gereği duyulmayan bir hadise her nedense Fenerbahçe maçı kazanınca bir anda "rezalet" olarak köşe yazarlarının manşetlerine, çingenelerin de diline malzeme oldu.

Önce Hıncal Uluç’un Rizesporlulara UEFA’ya gidin çağrısı, ardından Lucescu’nun Ben olsaydım bu maça çıkmazdım sözleri, köşeye sıkışmış son çırpınışlarını yapan anti-Fenerbahçe propagandacılarının faaliyetlerine sıklık vermeleri Fenerbahçe’nin şampiyonluk yolunda attığı emin adımlarının göstergesi.


Hıncal Uluç beyefendi ilk yarıdaki bir maçın bu kadar uzak bir tarihe atılmasından şikayetçi. İlk yarının maçı ilk yarıda oynanmalıymış. Geçen seneki Beşiktaş maçı Patagonya Ligi maçımıydı. O zaman da 3 Kasım seçimlerinden dolayı maç devre arası tatili sonuna atılmıştı. Maçı Beşiktaş alınca sesler çıkmaz oluyor ne hikmetse. Ayrıca Rizespor’un itirazıyla alınan yürütmeyi durdurma kararının maçın bu tarihe kadar sarkmasına neden olduğunu da Süper Ligi az çok takip eden herkes bilir. Fenerbahçe Spor Kulübü 18 Ocak tarihini kendisi belirlemedi. Belirlemek istediği bir tarih olsaydı bu tarih zaten transferin bitiş tarihi olan 6 Şubat’tan sonraki bir zaman olmalıydı. Fenerbahçe hakemlerin ve Rizesporlu birkaç beyinsizin aptallığına kurban edilmeye çalışılıyor. Fenerbahçe bu erteleme kararı ile planladığı devre arası kampını yapamadı, Rizespor’un 4 yeni transferle güçlenen kadrosunun yanında sadece 1 yabancı futbolcu transfer etmiştir. Yabancı oyuncuların oynatılıp oynatılmaması hususuna bir anlam vermek güç, karşılaşmanın oynanacağı hafta federasyonla resmi yazışma kulüpler tarafından yapılmış ve federasyon oynatabilirsiniz demiştir. Ama transfer ettiğimiz futbolcunun performansı ve attığı iki gol pisi pisi otu gibi oynadıkça içinize kaçıyor.

Hıncal Beyden sonra hakem kararlarını beğenmeyip sahalara giren, çingene mahallesinden bulduğu atasözleriyle rakiplerine hakaretler yağdıran, fair play cengaveri Mr. Lucescu Daum’a ve Fenerbahçe’ye dil uzatmaya başladı. Başı sıkıştıkça açıklamalarıyla ortamı germeye çalışan Romen delikanlısı Fenerbahçe’nin istikrarlı gidişatı karşısında kayıtsız kalamıyor, saldırılarını ardı sıra gerçekleştiriyor.


Lucescu demişki : "Ben olsaydım bu maçı oynamazdım."

Beşiktaş’ı da bir maçına çıkarma o zaman hocam bu maçı oynamazsak nasıl bitecek bu lig. İlk maçı unutun artık o maç yok artık yok tamam mı yok. Ali Aydın kural hatası yaptı. Rizeliler işlerine geldiği için itiraz etmediler. Maçın tekrarı kararı tamamen doğru. Eğer itirazın yeni transferlerin oynatılmasınaysa maçtan önce konuşacaksın, Fenerbahçe kazandı diye ötmeyeceksin.

Lucescu demişki: "hak etmediğimiz puanları almamalıyız"

Lucescu efendi, bu sezon takımınızın Gençler maçındaki müthiş fair play gösterisi neydi öyle, gerçekten takdir ettim. Sanırım siz o an orada değildiniz. Geçen sezon hediye edilen penaltılar 90+8lerde ellerle atılan gollerde de siz yoktunuz. Haksız şampiyonlukları nasıl da bir kenara atıyorsunuz, bir de haksız kazanılan puandan bahsediyorsunuz. Yüzsüzler sizi!

Lucescu demişki: "Komisyonun aldığı karar kendi içinden geçen istekle çıktı, kuralla değil."

Çingene iyice işin suyunu çıkardı. Böyle bir ithafta bulunurken eğer bildiğin şeyleri kamuoyuna ya da yetkili mercilere açıklamazsan, bu yaptığınla büyük bir camiayı zan altında bırakmış olursun. Bu ifadeyle üstü kapalı bir şekilde Fenerbahçe’yi lekelerken, attığın lafın arkasında durmadan ortalıktan çekiliyorsun. Bildiğin bir şey varsa açıkla, yoksa bu işleri en usta olduğun özelliğinle, çamur atmakla yürütemeyeceğini Fenerbahçe camiası sana göstermesini bilir. Türkiye’de "Temiz Lig"’lerin oynanmasını isteyen ve bunun önünde duran herkesle sonuna dek mücadele eden tek camiaya, Fenerbahçe’ye, ettiğin laflar sana aynen iade edilir. Kendi evinin önünü temizlemesini bil!

Lucescu demişki: "Kariyerinin sonunda bir hakem bir takıma katkıda bulunmak isterse bunu yapabilir"

Ah benim beyinsiz Lucem, hakem istediği kadar istesin böyle bir hata futbolcu istemediği sürece olmaz. Bunu aklına getirecek kadar paslanmış mı çingene kafan. Victoria orada "Hocam bu benim ikinci sarı kartım deseydi", Ali Aydın " Hadi oradan, benden daha iyi mi bileceksin?" mi diyecekti. Bunu düşünemiyor musun? Takım 10 kişi kalacak maçın bitmesine yaklaşık 10 dakika var. Kafası da basmadığı için, nasıl olsa senin öğrencin, sana çekmiş, söylemeye dili varmıyor. Fenerbahçe’ye karşı 10 dakika daha direniyor ve maç aynı skorla bitiyor. Peki bunu söyledikten hemen sonra ben hakemlere güveniyorum da ne demek oluyor. Böyle güvenilirlik mi olur? Herhalde kendi amaçların doğrultusunda yaptıkları yardımlar karşılığında oluştu bu güven.

Lucescu demişki: "Kararların değil de sahada iyi olanın kazanmasını istiyorum"

İyi o zaman futbolcularına delikanlı gibi oynamasını öğret! İbrahim’in her pozisyonda nakarat gibi tekrarladığı formadan çekme numaralarının, İlhan Mansız’ın çirkefliklerinin, Zago’nun "sert futbol"’unun, kaptanının çirkeflik adına orkestra şefliğinin önüne geç sonra adamım diye çık meydana. Sinan Engin’in kontratı süren futbolcuların aklını çelmesi de zaten sahada iyi olmanın bir göstergesi olmalı. En son da, şampiyonluğunun car car öterek, çamur atarak gelmeyeceğini, sahada konuşmak gerektiğini anla, zor ama neyse. Belki ²kültürlü² bjk taraftarından feyz almışsındır.


Özet olarak alınan bu karar ilk olarak güvendiğiniz hakemlerden Ali Aydın’ın, daha sonra eski öğrencin Victoria’nın, kararın gecikmesi ve maçın 18 Ocak’ta oynanması Rizespor yönetiminin, yabancı oyuncu oynatma kararı Türkiye’de aldığın iki şampiyonluğun baş rol oyuncusu Federasyonun yönetim kurallarının marifetidir. Fenerbahçe’nin tek yaptığı sahaya çıkıp futbol oynamaktır. Siz de olayları sadece sahada halletmeyi öğrendiğinizde(bunu umarım torunlarım görebilir) bazı şeyleri aşmış olacaksınız.

Telaşa düşüp ona buna çamur atma, işine bak!
Fenerbahçe geliyor, şaibe yasak!





Salih Erden



Copyright © 2004 www.fenerbahceliyiz.biz Tüm hakları saklıdır. ™