27.03.2004

Altı Adana, Üstü "Tatlı"...
Adanaspor 1-2 Fenerbahçe

27. hafta mücadelesinde ligin zirvesinde 6 puan farkla liderliğini sürdüren ekibimiz, lig sonuncusu Adanasporla karşılaştı. Adana Kamil Ocak Stadı'nda yurdun dört bir yanından Adana'ya akan binlerce Fenerbahçeli takımlarını destekledi.

MAÇ ÖNCESİ :

Hafta arasında sakatlığı tam olarak iyileşmeden antrenmanlara başlayan Mehmet Yozgatlı'nın sakatlığı karşılaşmaya 2 gün kala nüksetti. Kendisini sakatlıktan henüz kurtaramayan Serhat, kart cezalısı Tuncay, yabancı kontenjanına takılan Rebrov ve kadroya dahil edilmeyen Petkov'un yokluklarında kanatlarda sıkıntı çekeceğimiz muhtemeldi.

Fenerbahçemiz sahaya kalede Volkan, savunmada Fatih Akyel, Tomas, Luciano, Mahmut, orta sahada Selçuk, Ali Güneş, Aurelio, Ümit ve ileride van Hooijdonk ve Nobre 11'iyle çıktı. Sol kanatta Tuncay'ın yerine Ümit Özat'a görev veren Cristoph Daum, sağ kanatta Selçuk Şahin'i denedi.




Nobre takımımızı galibiyetie taşırken, gol sayısını 12'ye çıkarttı.


Ukraynalı yıldızımız Rebrov hayran bıraktırıyor...


Tomas, yaptığı hareketle sevenlerini üzdü...


Volkan kritik kurtarışlar yaptı.


Serdar Tatlı, Daum'u da çıldırttı.



ŞOK GOL: 0-1

Karşılaşmanın başlamasıyla, 2. dakika henüz dolmamıştı ki kalemizde gördüğümüz golle 1-0 yenik duruma düştük. Geriden atılan uzun topta ofsayt pozisyonundaki Ümit Özan'ı görmeyen yan hakem, oyunu devam ettirdi. Ümit Özan sağdan ortaya çıkardı. Murat Özatak'ın ilk vuruşunda topa hakim olamayan Volkan'dan dönen topa ikinci kez vuruşunu yapan Adanasporlu futbolcu takımını 1-0 öne geçirdi.

Bu ofsayt pozisyonunun verilmemesiyle başlayan Serdar Tatlı imzalı maç 90 dakika süren bir Serdar Tatlı resitaline dönüşecekti...

ÇİRKEFLİK ABİDELERİ:

Adanaspor ligin dibine demir atmış hiçbir iddiası kalmayan bir takım olarak çıkmıştı takımımızın karşısına. Fenerbahçe karşısında prestij maçına çıkacak, onur mücadelesi vereceklerdi. Ancak Adanaspor'da bazı oyuncuların, başta Ümit Özan ve İlker, maçı çığrından çıkarmak için sahaya çıktıkları aşikardı. Karşılaşmayı önde götüren turuncu-beyazlı ekibin bahsettiğimiz oyuncuları, sahanın her yerinde kasti tekmeler sallayıp, her pozisyonda kendilerini yere atmak için programlanmışlardı.

Defansta Timur, futbolcudan forma kapmaya çalışan hasta Fenerbahçeli misali, eşleştiği futbolcunun formasının dikişlerini test ederken, orta sahada İlker Ali Güneşle inatlaşıyor, her faulde ortamı germeye çalışıp, futbolcularımızın sinirlerini zorluyordu. Ne hikmetse bu futbolcuların ikisi de maç sonunda hiç anormal bir durum yokmuş gibi ellerini kollarını sallaya sallaya soyunma odalarına gidebiliyorlar, ne bir sarı kart, ne bir uyarı...

Önceleri Ankaragücü'nde ve Rize'de oynarken üstün zekasına şahit olduğumuz Ümit Özan, formundan hiçbirşey kaybetmemiş, aksine takımın da abiliğini üstlenerek genç futbolculara üst düzey çirkeflik programı uyguluyor... Görüş açısındaki sarı-lacivertli formalar onun havada iki takla atıp, faul diye itiraz etmesi için yeterli bir sebep. Lick TV'nin tekrar pozisyonlarında boy gösteren bu yıldız futbolcu, güldürdüğü kadar da düşündürüyor.

Kazanmak için her yol mübah mantığı işte bu tip, kendisini zeki sanan ama aslında beş para etmez insanların türemesine yol açıyor. Çirkefliğin kitabını yazıp, utanılacak derecede sinsi planlarla futbol sahalarına adım atan bu tiplerin sahalarımızdan DEFOLmalarını dört gözle bekliyoruz...

ÇAT ÇAT, NOBRE: 1-1

Marcio Nobre'nin çekmedik yerini bırakmayan Adanaspor savunma elemanları, Pierre van Hooijdonk'un soldan kullandığı serbest vuruşa Nobre'nin yaptığı şık kafa vuruşuyla topu kendi ağlarında gördüler. O ana kadar Brezilyalı'mızı adeta deli eden Ümit Özan'ın talebeleri ve maşacı Serdar Tatlı'nın midesine oturdu bu gol.

TOMAS'A YAKIŞMADI:

Öne geçtikten sonra Adanaspor baskısı artmaya başladı. Orta Saha'da top tutan tek futolcu Aurelio yalnız kalırken, kanatlardaki Selçuk ve Ümit ortaya pek yardım edemiyorlar, Ali de orta sahada zayıf kalıyordu. Daum Rebrov'a işaret verirken bizlerde acaba kim çıkacak diye merak içerisindeydik.

Tomas'ı oyundan alarak Rebrov'u oyuna alan Alman hoca Ali'yi sağ beke, Fatih'i de oyundan alınan Tomas'ın yerine çekti. Orta sahada sağ kanatta bir varlık göstemeyen Selçuk ortaya kayarken, Aurelio sağ tarafa yakın oynadı.

Ancak burada değişiklikten önemlisi Tomas'ın oyundan alınırken Daum'un önünde formasını çıkarıp yere atmasıydı. Gerçekten bunu üzülerek izledik. Hırvat futbolcumuz mücadelesi hırsıyla bizlerin gönlünde taht kurdu. Ancak Fenerbahçe Teknik Direktörünün kararına saygı duymak hem taraftarın hem futbolcunun görevi.

Böyle sorunlar her zaman, her kulüpte yaşanabilir. Ancak futbolcuların sağduyulu olup, bu olayları medyaya malzeme etmemesi gerekir. Umarım Tomas hırsının kurbanı olduğu bu davranışını en kısa zamanda telafi edip, Fenerbahçemiz'e uzun yıllar hizmet eder.


İKİNCİ YARI ve NOBRE, NOBRE: 1-2

İkinci yarıya bir değişiklik yapmadan giren ekibimiz pek iyi başlayamasa da tek ve hızlı paslar ve bindirmelerle ileride hızlı çoğalıp net pozisyonlar buldu. Adana'nın yıldırma politikası çığrından çıkarken futbolcularımız soğukkanlı kalmaya çalışıyordu. Marcio Nobre yine bir duran topta, bu sefer Rebrov'un köşe vuruşunda onsekizin içindeki karambolde 2 defa kaleciden dönen topu zor pozisyonda yaptığı vuruşla ağlara göndererek takımımızı 2-1 öne geçirdi.

Nobre'nin gol yollarındaki etkinliğinin yanısıra Rebrov'un etkili kornerlerinin de altını çizmekte fayda var. Ukraynalı, soğukkanlı futbolu, tecrübesi ve duran toplardaki etkinliğiyle şapka çıkarttırıyor. Daum'un işi gerçekten çok zor, bu takımda kimi kessen dert.

SERDAR TATLI AĞIRLIĞINI KOYDU :

Fenerbahçe'nin öne geçmesiyle Adanaspor çözülmeye, Fenerbahçe döktürmeye başladı. Fenerbahçemiz'in öne geçmemesi için yapabileceği herşeyi yapan Serdar Tatlı bu sefer de farkı açmamamız için elinden geleni yaptı.

İlk olarak Aurelio'nun pasına yaptığı şık vuruşla topu ağlara gönderen Pierre van Hooijdonk'un pozisyonuna yardımcısının kararıyla ofsayt veren bu nadide vatandaş Nobre'nin gole giderken yaka paça yere indirilmesine korner verip, kornerden gelen top da gol olunca ona da bir bahane bulup, topun dışardan geldiğini iddia etti. Son dakikalara girilirken Ümit Özat net pozisyonda golü atamayınca maç bu skorla sona erdi.

Eksik bir kadroyla çok da iyi oynayamadığımızı kabul ediyoruz. Ancak en az 3 farkla kazanacağımız bir maçta hakemin etkisinin ne kadar fark edebileceğini bir kez daha görmüş olduk.

SONA YAKLAŞIYORUZ, DİKKAT :

Ligde çok zorlu bir viraj bizi bekliyor. Sebat-Rize-Samsun maçlarında ilk yarıda hiç beklenmedik bir şekilde 5 puan kaybetmiştik. Üç takım da ters futbol oynayan ekipler. Biz her ne kadar iyi oynarsak oynayalım, karşımızda sadece futbolculardan oluşan rakiplerimiz olmayacak. Onun için hem taraftarlar, hem futbolcular işin ciddiyetini iyice kavramalı, her maça çok iyi motive olmalılar...



Salih Erden



Copyright © 2004 www.fenerbahceliyiz.biz Tüm hakları saklıdır. ™