ARŞİVDEN SON HABERLER: Samsunspor 1-1 Fenerbahçe, Bilal Anelka Fenerbahçe'de, Fenerbahçe 2-0 Ç.Rizespor, Fenerbahçe 3-2 Ankaragücü www.fenerbahceliyiz.biz


13.02.2005
Kadıköy'de Futbol Resitali
Fenerbahçe 4-0 İstanbulspor

Türkiye Süper Ligi’nin 20. haftasında, Bilal Abdüsselam; nam-ı diğer Nicolas Anelka’nın Fenerbahçe taraftarıyla tanışma karşılaşmasında Fenerbahçemiz bir başka İstanbul ekibi, İstanbulspor’la karşılaştı.

Takımımızın hafta içinde oynanacak UEFA kupası karşılaşması öncesi “Türkiyedeki bir kısım taraftarları çatlatırcasına” şov yaptığı müsabaka, Nobre’nin 2, Anelka ve Luciano’nun birer golü ve 4-0’lık galibiyetimizle sona erdi.

Maç Öncesi :

Nicolas Anelka’nın sahaya çıkması ile önce “Abdüsselam Bilal... Bilal, Abdüsselam Bilal... Bilal” sesleri Kadıköy’ü inletti. Ardından “Anelka Anelka, Nicolas Anelka” sesleri taraftarlarımızla Anelka’nın ilk selamlaşma görüntülerini beraberinde getirdi.



Anelka taraftara golle merhaba dedi.
Maçtan Fotoğraflar için TIKLAYIN!
KENDİ YORUMUNU EKLE!


Alex şov yaptı.


Nobre orucu iki golle bozdu.


Rustu'den geçit yok.


Perdeyi Luciano kapattı.

Fransa’da Doğdu, Müslüman Oldu, Helal Olsun Sana, Nico Anelka - Nico Anelka, oooo” tezahuratları ile Anelka’yı bağrına basan tribünler ardından tüm futbolcularımızı birer birer tribünlere çağırarak onların da gönüllerini aldılar.

İnsan dünya karması gibi bir takımın taraftarı olunca inanın hangi futbolcuya aşık olacağını, hangisini tribüne ilk, hangisini sonra çağıracağını şaşırıyor. Aziz Başkan’ı ve yönetimini yaşadığımız zor dönemlerde dahi senelerdir; yapılan işleri ve bugünleri görerek destekledik. Şimdi işte önümüzdeki yıllarda zihinlere kazınacak takımı izliyoruz... Fenerbahçemiz futbolseverlere zevk, rakiplere eziyet vererek yükselişine devam ediyor; kıskananlar çatlıyor. ‘Daum’lu Fenerbahçe’den bir halt olmaz’ diye mırıldananlar şimdi kafeslerinde krizlere giriyor.

İlk yarı :

Kalede Rüştü, geride Önder-Luciano-Servet-Ümit dörtlüsü, onların önünde Aurelio, sağda Serhat, solda Tuncay, önlerinde maestro Alex, ve ileri ikilide Anelka-Nobre onbiri ile sahaya çıkan ekibimizin sergilediği futbol, sahaya “UEFA Kupası’nda başarılar dileriz” pankartı ile çıkan İstanbulspor’a; ‘sadece UEFA’da değil her alanda’ başarının bizim olacağını söylüyordu.

Çaylak bir hakem Vedat Yüksel’in, acemi hataları olduğunu düşündüğümüz saçma kararları ile başlayan karşılaşmanın ilk yarısı ne yazık ki Vedat efendi’nin İstanbulspor’un sertliğine göz yumması ile sürdü. Arkadan yapılan hareketlere, bileğe basmalara, ceza sahasında asılmalara, futbolcularımızın üstüne çıkmalara düdük çalmayan/çalamayan hakemin bu yaptıklarına söylenecek tek söz var; bu da diğer robotlar gibi “çalmamaya programlanmıştır”.

27.nci dakikada İstanbulspor defasının belini kırarak arkalarına sarkan Alex’in direğe nişanladığı topu iyi takip eden Nobre, attığı golle ekibimizi 1-0 öne geçirirken, 20.nci dakikadaki golünü iptal eden yan hakeme selamlarını yollayarak; tribünleri de “Nobre Nobre, Marcio Nobre” sesleri ile inletmesini bildi.

Birkaç haftadır süren şanssızlığını kıran Nobre’nin golünün ardından ekibimizin baskısını arttırdığı ilk yarı başka gol getirmedi ve ilk yarı 1-0 sona erdi.

İkinci yarı :

“Fenerbahçe’den futbol resitali” başlığı ile özetlenebilecek ikinci yarı; Alex’in şovu, Anelka’nın koşu yollarına atılan toplara deparları ve tırsan İstanbulspor’un kendi yarı sahasına kapanması ile başladı.

Anelka’nın ve Tuncay’ın direkten dönen toplarının ardından, 58.nci dakikaya gelindiğinde Tuncay-Anelka-Nobre paslaşması Nobre’nin ikinci golünü beraberinde getirdi. Bir dakika öncesinde anlamsız bir şekilde Serhat’a sarı kartını gösteren “sahadaki kırmızılı yabancı” bu pozisyonda başını önüne eğerek bir daha orta yuvarlağı göstermek zorunda kaldı.

Bu gidişle bütün golleri Nobre’nin atacağını gören Daum; 63.ncü dakikada Nobre-Mehmet değişikliği ile Serhat’ı ileri sürdü ve Mehmet’i de sağ kanada aldı. Bu değişikliğin üzerinden 3 dakika geçmemişti ki, Anelka’dan Daum’un isteğine cevap geldi ve Nicolas Anelka Kadıköy’deki ilk maçında ilk golünü attı. Ümit’in soldan ortaladığı topa dokunarak golle buluşan Anelka, attığı golle Kadıköy’ü “Anelka” sesleri ile inletti.

Bu eziyeti daha fazla yaşamaya dayanamayan “kırmızılı yabancı” karşılaşmanın bitimine 10 dakika kalmıştı ki; bir bahane bularak Kadıköy’deki gol yememe serimizi bozmaya yeltendi. Ancak Rüştü’nün buna izin vermeye hiç de niyeti yoktu ve nitekim Iordanov’un kullandığı penaltıyı da çok kolay bir şekilde kurtardı.

Önder’in yerine Serkan’ın, Aurelio’nun yerine Selçuk’un oyuna girmesinin ardından oyunu iyice rakip sahaya yıkan Fenerbahçemiz dördüncü golü de Serhat ile verkaça giren Luciano’nun ayağından buldu ve son dakikalardaki Alex resitali ile karşılaşma 4-0 üstünlüğümüzle sona erdi.

Maç sonrası :

Fenerbahçe’nin “extra large” geldiği bu ligde oynanacak daha 14 karşılaşmamız var. Bazıları yüzüncü yıl yüzsüzlüklerini maksimum seviyede kullanarak, geride kalan 13 maçını bir takım oyunlarla almaya kalksa da, buraya geldiklerinde yaşayacakları son değişmeyecek. Yüzüncü yılları çok kötü bir zamana denk gelen bu takımın taraftarlarına acıma duyguları ile bakıyoruz.

Şimdi hafta arasında önemli bir maçımız var. Hafta arası maçı olmayanlarla ilgili konuşmaktansa UEFA’daki rakibimizle ilgili iki satır yazmakta fayda var. Perşembe akşamı 20.00’de Kadıköy’de ağırlayacağımız İspanyol ekibi Zaragoza bu hafta sahasında Barcelona’ya karşı 4-1 yenildi. Diliyoruz onlara aynı acıyı, attıkları o bir golü de atmalarına izin vermeden yaşatacağız.

Kadıköy’deki ilk maçında attığı golle bizlere merhaba diyen Anelka’ya “Hoşgeldin” diyerek perşembeyi beklemeye başlıyoruz:

BIENVENUE ANELKA”...



Copyright © 2005 www.fenerbahceliyiz.biz Tüm hakları saklıdır. ™