ARŞİVDEN SON HABERLER: Sivasspor 2-3 Fenerbahçe, Schalke 04 2-0 Fenerbahçe, Fenerbahçe 1-0 Gaziantepspor www.fenerbahceliyiz.biz


19.11.2005
Bir Fenerbahçe Klasiği
Fenerbahçe 2-1 Vestel Manisaspor
Milli takımımızın İsviçre ile oynadığı 2006 Dünya Kupası play of maçları için liglere verilen bir haftalık aranın ardından Fenerbahçemiz Şükrü Saracoğlu’nda Vestel Manisaspor’la karşılaştı.

Ersun Yanal yönetimindeki Manisa ekibini 88.nci dakikada Semih’in kafasından gelen galibiyet golüyle evine puansız gönderirken, son dakikalarda gelen gollerle kazanılan galibiyetlere bir yenisini daha eklemiş, rakiplerimizi bir defa daha sinir etmiş olduk.

Tribünler :

Hafta arasında milli takımımızın elenmesinin ve milli maç sonrası stadımızda yaşananların insanları futboldan soğutmasının yanına, bir de soğuk havayla birlikte sağanak şeklinde yağan yağmur eklenince Manisa maçı; Migros tarafı kale arkası ve Fenerium tribünlerinin boş kaldığı bir karşılaşma oldu.

Semih hocasını mahçup etmedi.
Maçtan Fotoğraflar için TIKLAYIN!
KENDİ YORUMUNU EKLE!


Tuncay perdeyi açtı.


Aurelio Alex'in yokluğunda oyun kuruculuk görevini üstlendi.


Daum Milan maçını düşünerek Anelka'yı kenara aldı.

Kadromuz :

Fenerbahçemiz sahaya Volkan, Serkan-Önder-Luciano-Ümit, Mehmet-Aurelio-Appiah-Tuncay, Anelka-Nobre onbiri ile çıkarken sakat olan Alex’in yokluğu, son 15 dakikadaki yüksek tempolu oyunumuz hariç, bütün maç boyunca açık bir şekilde hissedildi.

İlk Yarı :

Fenerbahçemizin oyun kurucusuz çıktığı bu karşılaşmada; Daum’un bu görevi Aurelio’ya vermiş olduğu ilk onbeş dakika içerisinde Aurelio’nun her hücum organizasyonunda topla buluşmasından anlaşılabiliyordu. Ancak; ön liberodaki başarılı futboluna karşın Aurelio’nun, takım arkadaşlarıyla birlikte, atak organizasyonlarında aynı başarıyı gösteremediği bir ilk yarı seyrettik.

Oyunu kendi sahasına yıkmamıza izin vermeyen bir futbol sergileyen Ersun Yanal’ın talebeleri bütün atak girişimlerinizi orta sahada uyguladıkları presle engellemeye çalışırken, orta sahada top çevirmemize maçın genelinde engel olmayı başardılar.

Alex’in de olmaması orta sahada uygulanan presin karşısında sık sık topu kalecimiz Volkan’a kadar göndererek kendi yarı sahamızda top çevirmemize neden oldu. Bu noktada milli takımdan kovulduktan sonra Vestel Manisa’nın başına geçen Ersun Yanal’ı tebrik etmek gerek. Gerçekten çok çalışan, koşan ve sağlam pres yapan bir ekip oluşturmuş.

18.nci dakikada Manisa kalesine doğru giden ilk topumuz gol oldu. Mehmet’in sağdan yaptığı ortaya dokunan Tuncay Fenerbahçemizi öne geçirirken, Tuncay bu golle; soğuğa karşın takımını yalnız bırakmayan taraftarlarının da içini ısıttı. Erken gelen gol “rahat bir galibiyet” olacağı düşüncesini beraberinde getiriyordu ki, golün hemen ardından Manisa ekibinin Meduna’nın ayağından yararlanamadığı pozisyon bu düşünceleri sildi attı.

Sahadaki futbolcular kadar, tribünler açısından da donuk bir havada geçen karşılaşmanın yoğun yağış altında oynanan ilk yarısı bu skorla tamamlandı.

İkinci Yarı :

İkinci yarıya Anelka’nın yerine; cezası kalkan Deniz’i oyuna sokarak başlayan Daum, Deniz’e ön liberoda görev verirken Appiah’ı sola, Tuncay’ı ise Anelka’nın yerine forvete kaydırdı. Hafta arasında oynayacağımız AC Milan maçında “Alex’in oynamama ihtimali” varken, Aurelio’suz ve Luciano’suz çıkacağımız AC Milan maçında; bir de Anelka’nın yokluğunu yaşamak istemeyen Daum çok mantıklı bir değişikliğe gitti. Daum’u bu değişiklik için sorgulayanların rakip takımda Yılmaz adında bir oyuncu olduğunu da unutmamaları gerek.


1-1 :

53.dakikada, Nobre’nin ayağından ters yöne giden topla buluşan Manisa’lı oyuncunun sağ kanattan yaptığı orta; Johana’nın ayağından topun ağlarımızla buluşmasına ve skorda eşitliğin sağlanmasına sebep oldu.

Bu dakikadan sonra yavaş yavaş vites yükselten Fenerbahçemiz oyunun kontrolü eline aldı ve dakikalar ilerledikçe de oyunu Manisa yarı sahasına ve ceza sahasına yıktı.

Ümit’in direkten dışarı giden şutunda ve Mehmet’in sağdan ortasına Nobre’nin kafa vuruşunda gol sevinci yaşamak için havaya kalkan ellerin üzgün bir şekilde aşağıya inmesine seyirci kalamayan Daum, kendi deyimiyle “rok yaparak” 80.nci dakikada Serkan-Semih değişikliğini yaptı.

Serkan’ın sağdaki dinanizmini düşündüğünüzde gereksiz bir değişiklik diye düşündüğünüz bu değişiklik ne ilginçtir ki Fenerbahçemize galibiyeti getiren değişiklik oldu.

Değişiklikle birlikte Ümit sağa, Deniz sola, Tuncay ortaya, Semih de Nobre’nin yanına geçerken oyundaki baskımız bulduğumuz pozisyonları daha da sıklaştırdı.

2-1:

Aurelio’nun üstten auta giden şutunda ve Appiah’ın karşı kaldığı pozisyonda da golün gelmemesi; böyle kritik dakikalarda kendisine güvenen hocasını mahçup etmemek için Semih’e "büyük bir fırsat yarattı”. Değişiklikle birlikte sağa geçen Ümit’in sağdan yaptığı ortaya mükemmel yükselen Semih bitime sayılı dakika kala attığı bu golle Fenerbahçemize “galibiyet ve 3 puan”, “haftaya defterini düreceğimiz rakibimize” de hüzün ve karamsarlık getirdi.

Maç Ertesi :

Üstüste 11 galibiyetle, üstüste kazanma rekorumuzu yaşadığımız 1988-89 sezonundan 15 sene sonra; Manisa maçıyla rekorumuzu yenilediğimiz gece; aynı zamanda son dakikalarda attığımız gollerle kazandığımız Beşiktaş, Konyaspor, Gaziantepspor ve Sivasspor maçlarının bir yenisine sahne olmuş oldu.

23 Kasım Çarşamba 21.45 - Fenerbahçe - AC Milan :

Maç öncesi sahaya “AC Milan maçında Fenerbahçe’ye başarılar diliyoruz.” pankartıyla çıkan Manisa ekibine teşekkür ediyoruz. Maç öncesi taşıdıkları o pankartı yalnız Manisa halkı adına değil, tüm Türkiye adına açtıklarını, renk ayrımı gözetmeksizin tüm Türkiye’nin Çarşamba günü milli davamızda bizimle olacağını biliyoruz.

Maç sonrası Alex’in Milan maçında oynayamayacağını söyleyen ve onu "Galatasaray maçına yetiştirmeye çalışıyoruz" diyen Daum’un bu sözleri diliyoruz ki bir taktik olsun. Yoksa Aurelio ve Luciano’suz çıkacağımız böylesine kritik bir maçta, bir de Alex’i sahaya sürememenin Fenerbahçemiz için ne kadar zor bir durum olacağı açık. Milan maçı Fenerbahçemiz için gruptan çıkabilmek açısından olduğu kadar, sahamızda kaybetmeme geleneğini sürdürmek açısından da çok çok önemli bir karşılaşma.

Gönül istiyor ki, 2-0 olsun, karşılıklı averajda bize üstünlük sağlayamasınlar. Ama "rakip Milan" diye düşününce; “kazanalım yeter” demekten kendimi alamıyorum…

Şimdi Manisa maçıyla girdiğimiz zorlu bir viraj var. 10 Aralık’a kadar olan süre içerisinde sırasıyla Milan, 6alatasaray(D), Trabzon, PSV(D) ve Kayseri Erciyes (D)’le oynayacağız.

Deniz futbola döndü.


Mehmet etkisiz kaldı.


Ümit önce direği yaladı, sonra asistini yaptı.


Milan maçında Türk misafirperverliğini herkese göstereceğiz.



Haftaya Sami Yen’e, “Milan Fatih’i” bir takım olarak gitmek; şampiyonluk iddiası olduğu safsataları ile taraftarlarını dolandıran bir ekibi kendi sahasında devirirken, 6alatasaray taraftarlarını da her attığımız golden sonra “Canaydın İstifa” tezahuratları ile Mecidiyeköy’ü inletirken görmek istiyoruz. Bu görüntü kendilerinin çok dert yandıkları yönetimlerinden kurtulmalarını da çok çabuklaştıracaktır.

Yolumuz açık olsun :

Girdiğimiz zorlu virajda Fenerbahçemize başarılar diliyor, bu süre boyunca taraftarlarımızı;
* topu ayağından kaydıran futbolcularımızı yuhalayama değil alkışlamaya,
* top rakipteyken tezahurata değil ıslığa,
* yenik duruma düşünce homurdanmaya değil takımımızı coşturmaya,
* maçlarda susmaya değil bağırmaya,
* “Ümit şaşıdır, Luciano kazma”, “Alex koşmaz, Mehmet ayakta duramaz”, “Anelka yere düşemez, Nobre boş kaleye atamaz” homurdanmalarını bırakarak yenildiğimiz maçlarda dahi takımımıza desteğe, takımımıza desteğe, takımımıza desteğe; DAVET EDİYORUZ…

Çünkü biliyoruz ki; son iki senenin şampiyonu, Türkiye Süper Ligi’nin Lideri, ÜLKEMİZİN Şampiyonlar Ligi’ndeki TEK TEMSİLCİSİ, GURURUMUZ Fenerbahçe biz destek verdikçe gururumuz olmaya devam edecek.

Bu zorlu virajda gösterelim herkese; “TAKIM BÖYLE TUTULUR”

Copyright © 2005 www.fenerbahceliyiz.biz Tüm hakları saklıdır. ™