01.10.2006
Ders Almalıyız

Fenerbahçe 0-1 Bursaspor
Türkiye Süper Ligi’nin 8nci hafta karşılaşmasında Şükrü Saraçoğlu’nda Bursaspor’u ağırlayan Fenerbahçemiz sahadan 1-0’lık mağlubiyetle ayrılarak lider Manisaspor’un 4 puan gerisine düştü.

16ncı dakikada Sinan Kaloğlu’nun attığı golle yenik duruma düşen Fenerbahçemiz gol yollarına inmekte zorlandığı maçta yakaladığı ender pozisyonlarda da beraberliği getirecek golü üretemedi ve Bursaspor’a 37 yıl sonra İstanbul’da galibiyet hediye etmiş oldu.

17 Nisan 2005 tarihinde Beşiktaş’a 4-3 mağlup olduğumuz günden beri ilk defa; Şükrü Saraçoğlu’nda bir lig maçında mağlup olan Fenerbahçemiz bu acı geceden gereken dersleri çıkarmak zorunda.

Bu Sene "Zico Zico" Şampiyonuz
Maçtan Fotoğraflar için TIKLAYIN!
KENDİ YORUMUNU EKLE!

Volkan Rüştü'nün yokluğunda kaleyi devraldı.


Sakatlanan Kerim'in yerine oyuna giren Önder tek pozisyonumuzu hazırladı.


Deivid gecenin çalışkan ismiydi.


Aurelio defansın önünde yalnız kaldı.
Aksi takdirde; üzülerek söylüyorum ki; Zico’nun da, futbolcularımızın da, 100ncü yılımızın da geleceği pek parlak görünmüyor.

Nitekim; Beşiktaş ve Galatasaray’ın da puan kayıplarıyla geçirdiği bu haftada, elimize geçen bu önemli fırsatı kullanamayan Fenerbahçemizin sahayı protestolar eşliğinde terketmesinden durumun kritikliği anlaşılmakta.

Daum’dan bugünlere:

Daum’un gittiği günden bu yana futbol olarak bir ilerleme gösteremememiz benim için pek de sürpriz olmadı açıkçası. Eldeki kadroyla Türkiye Liglerinin iki gömlek üstünde futbol oynayan bir takım yaratan Daum’la yolların ayrılmasıyla başlayan süreçte bu günlere geldik. O zamanlar “bu takımın başına çoban geçse şampiyon yapar” diyenler bu günlerde neden konuşamıyorlar acaba. Çünkü hedeflerine ulaştılar, şimdi saklanma zamanı...

Başkan Aziz Yıldırım, Löw’ü gönderdiği günün ardından, akıl sır erdirilemez ikinci büyük hatasını Daum’la yolları ayırarak yaptı ne yazık ki. 3 senedir Fenerbahçe’yi 100ncü yıla hazırlayan Daum’la 100ncü yıla girerken yolların ayrılması ve yeni gelen hocayla yeni bir oyun anlayışının takıma yansıtılmaya çalışılması adeta Fenerbahçemizin kimyasını bozdu ve Mayıs ayından bugüne Fenerbahçe tarihinin unutamayacağı bir düşüş yaşandı.

Bugün Deivid’in kafayla rakip kaleyi yokladığı pozisyonumuz dışında neredeyse pozisyonsuz bir karşılaşma tamamladık. Buna karşın Bursaspor; biri Zafer Biryol’un üst direği sıyıran aşırtma vuruşu, diğer Pancu’nun karşı karşıya kaldığı pozisyon olmak üzere attığı golden başka 2 net gol pozisyonu daha yakaladı kalemizde.

Daum’u oynattığı futbolun adı “hücüm futbolu” değil diye beğenmeyenler bu takımın başına Zico’nun getirilmesinin mimarı oldular şüphesiz. İşin acı tarafı yarından itibaren de başlayacaklar Zico defans yaptırmayı bilmiyor diye yazmaya, Fenerbahçe üzerine oynamaya.

Daum’u; bu takımı Türkiye Liglerinin üstünde bir takım haline getirdiği için alkışlamak yerine, neden Şampiyonlar Ligi’nde şampiyon yapamadı diye eleştirdiler. Onunla Fenerbahçe Şampiyonlar Ligi’nde Manchester United’ı 3-0 yendi ama Şampiyonlar Ligi’nde başarıyı getiremez diye saldırdılar. Ve tüm Fenerbahçelileri kandırıp, Fenerbahçe’nin Daum’la yollarını ayırttılar.

Yeni Hedef Zico :

Tuncay Şanlı’nın bir röportajında Zico ile Daum’u kıyaslaması yönünde sorulan bir soru üzerine; “Futbolcunun teknik direktörünü sevmesi önemlidir. Biz bugün Zico’yu seviyor ve onu bir baba gibi kendimize yakın görüyoruz.” demesi korkutmuştu beni açıkçası.

Zico baba tavırlarını rafa kaldırır ve Daum’lu Fenerbahçe’nin Saraçoğlu’nu rakiplere nasıl dar ettiğine dair 3-5 maç kaydını arşivden çıkartır ve izlerse bu takımın düzelmesi için yeter de artar bile. Bugün ne yazık ki Zico’nun kısıtlı futbol taktiğine takıldık. Rakibi devamlı olarak göbekten delmeye çalışmak bize futbolda kanatları da kullanarak hücüm geliştirebileceğimizi unutturdu adeta. Zaten orta saha oyuncularımızın kanat organizasyonlarında artık görünmediğini haftalardır izliyorduk, artık sağ ve sol beklerimiz de kanatlarını bırakır ve göbekten rakip kaleye girmeye çalışır oldular.

Brezilyalı oyuncularımızın çocukluklarının futbol idolü olan Zico, şüphesiz tüm Brezilyalı futbolcularımızın çok sevdiği bir isim. Yönetim bu takımın başına Zico’yu getirerek zaten adeta “bu oyuncular ve teknik direktörleri bir bütündür” mesajı vermişti daha sezon başında. Bu oyuncuları alınacak yanlış bir kararla çocukluk kahramanları bu hocadan ayırmak onları ne duruma düşürebilir düşünmek bile istemiyorum açıkcası.


Zico haftalardır çalan tehlike çanlarının farkına varamadı aslında. Ancak puan kaybıyla geride bıraktığımız bu haftanın ardından inanıyorum ki Zico şapkasını önüne koyup içine düşülen yanlışı farkedecek. Zira Fenerbahçemizin oynadığı futbol, daha oyuncularımızın sahaya dizilişinden itibaren umut vermiyor açıkçası.

Bu arada Beşiktaş ve galatasaray’ın bizden daha kötü durumda olmaları en büyük şansımız şüphesiz. Dilerim rakiplerimiz bu şekilde devam ederken biz hatalarımızdan ders almış olarak önümüzdeki maçlara çıkarız.

İnanıyorum ki, oynadığımız futbola sadece kanat organizasyonlarını eklememiz bile bizi şampiyonluua götürecektir. Yeter ki Zico Fenerbahçemizin gücünü bilsin ve takımdan bunu istesin.

Taraftar:

Taraftar hakkında fazla uzun yazmaya gerek yok. Bugün Bursa tribünleri 100ncü yıllarını kutluyor gibi coşkuluydu, güçlüydü.

Bizlerse 100ncü yıl formalarımızı giymiş, 100ncü yıl koltuklarımızda, 100ncü yıl çekirdeklerimizi çıtlatarak 100ncü yıl oyununu seyretmekte ve oyununu beğenmediğimiz oyuncularımızı 100ncü yıl alkışlarıyla protesto etmekteydik.

100ncü yıla yakışan taraftar !

Copyright © 2006 www.fenerbahceliyiz.biz Tüm hakları saklıdır. ™