29.10.2006
Tarzan'ın Kulağını Çektik
Vestel Manisaspor 2-3 Fenerbahçe
Türkiye Süper Ligi’nin 11nci hafta karşılaşmasında, haftaya 3 puan farkla lider giren Manisaspor’la karşılaşan Fenerbahçemiz, Ersun Yenal’ın ekibini 3-2 mağlup etmesini bildi. Fenerbahçemiz bu sonuçla 7 hafta sonra yeniden liderlik koltuğuna yerleşmiş oldu.

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından “teslim edilen kurum parasını, kanuna aykırı biçimde, kendisi ve başkalarının çıkarı için sarf ettiği” iddiasıyla, hakkında 11 yıl 3 aya kadar hapis istemiyle dava açılan sayın başkan Haluk Ulusoy’un favori hakemlerinden Selçuk Dereli’nin yönettiği ve damgasını vurduğu karşılaşma, hem geçen sene Manisa’da maç ertesi yaşananların intikamını, hem de liderlik koltuğunu devraldığımız bir karşılaşma oldu. Selçuk Dereli maç boyunca bunu engellemek için elinden geleni yapsa da (yüzünü korurken eline çarpan top nedeniyle Tuncay’a ve rakip ceza sahası çizgisi önünde iki defa biçildiği için Alex’e verdiği kartları, Deivid’i bile güldürtecek şekilde verdiği kararları, Tuncay’ın gole giderken indirilmesine seyirci kalması, ceza sahasına girip balıklama yere yatan Manisa'lıyı ikinci sarıdan atamaması vs.) amacına ulaşamadı. Daha fazlasını yapmadığı için Türk futbolunun patronundan sağlam bir fırçayı hak etti.


Deivid'e yapılan "eleştiriler" meyve vermeye devam ediyor!!!
KENDİ YORUMUNU EKLE!

Deniz formayı kaptı.


Alex asistleriyle yine sahnedeydi.


Selçuk kendini alkole verdi.


Zico Zico !


"Köşesini ticari amaç için kullandığı" gerekçesiyle Hürriyet gazetesindeki görevine son verilen bir yazarı; yani Ali Atıf Bir’i 13 Ekim 2006 tarihinde 'iletişim danışmanı' olarak Futbol Federasyonu’nda göreve alan Haluk Ulusoy’un Selçuk Dereli’ye bu karşılaşmanın Fenerbahçemizin galibiyetiyle sonuçlanması sonrası nasıl davranacağını merakla bekliyorum doğrusu.

Fenerbahçemiz :

Newcastle maçından beri, futbolumuzda şüphesiz gözle görülür bir iyileşme var. Zico’nun iki forvetli dizilişten vazgeçip; tek forvet, kalabalık orta sahaya geçiş yapması hem oyunumuzu geliştirdi, hem de biz Fenerbahçelilerin gelecek için daha umutlu olmamızı sağladı. İki hafta sonra başlayacak zorlu maçlar öncesi takımda ve taraftarlar arasında böyle bir havanın yakalanması ve bunların beraberinde liderliğin de tekrar elimize geçmesi Fenerbahçemizin şampiyonluğunu engellemek için “tek umutları kendi tuttukları takım yerine Manisa’nın şampiyonluğunu desteklemek olan zavallılar”ı da derin düşüncelere sevketti şüphesiz.

2 hafta önce 6 puan önümüzde lider olan Manisaspor şampiyon olsun kampanyaları yapanlar şimdi bu beklentilerinin pek de gerçekçi olmadığını anlamışlardır umarım. Fenerbahçemiz iyi oynamaya başladı ve 2 haftada liderliği geri aldı. Fenerbahçemizin Newcastle maçından beri devam eden çıkışını ve liderliği ele geçirmesini sindiremeyenlere Manisa’nın mesir macununu denemelerini tavsiye ediyorum. Hazımsızlığa iyi gelirmiş.

Karşılaşma Hakkında :

Sakat olan Kezman’ın kadroda yer almadığı karşılaşmaya Fenerbahçemiz; Volkan, Önder-Lugano-Edu-Uğur, Tuncay-Appiah-Deniz-Tümer, Alex, Deivid onbiri ve 4-4-1-1 dizilişi ile başlarken Rüştü, Ümit ve Aurelio ise yedekler arasında yer aldı.

Fenerbahçemizin genel olarak oyunu kendi yarı sahamızda kabul ederek kontraataklarla gol aradığı karşılaşma planlarımıza uygun şekilde devam etti. Yenal’ın talebeleri üstümüze geldikçe karşılaşma boyunca hızlı hücumlarla birçok net pozisyon yakaladık. Defans oyuncularımız Edu ve Lugano’nun peşpeşe hataları sonucu yediğimiz ilk gol ve kornerden gelen ikinci gol dışında kalemizde fazla pozisyon da vermedik. Artık defansımız oturuyor, orta saha gücümüz artıyor ve haftalardır suskun kalan Brezilya’lı forvetimiz leblebi gibi goller atıyor. İki hafta içinde şahit olduğumuz bu gelişmeler 100ncü yıla girerken bizlerin yüzünü güldürüyor.

Karşılaşmadan Dakikalar :

Fenerbahçemiz Önder’in sağ kanatta rakibinden kaptığı topla yaptığı ortaya dokunan Deivid’le 1-0 öne geçerken (19’), Holosko’nun Edu’nun hatalı pasını kapıp Lugano’yu çalımlayarak attığı golle (24’) tarzanlar beraberliği yakaladı. Hızlı bir hücumda Appiah’tan aldığı topla Deivid’e mükemmel bir asist yapan Alex Deivid’in attığı 2nci golle (39’) devreyi 2-1 önde kapamamızı sağladı. Karşılaşmanın ilk yarısı sona ererken Uğur’un soldan ortasında topu yere nişanlayan Deivid (43’) bu hareketiyle 3ncü golünü ikinci yarıya saklamış oldu.

İkinci yarıya Alex’in frikiğine kafayla dokunan Deivid’in golüyle (55’) başlayan Fenerbahçemiz, Appiah (60’) ve Tümer (62’)’le kaçırdığı pozisyonların ardından oyunda üstünlüğü bir süre kaybetti. Kornerde oluşan bir karambolde yediğimiz golün (86’) ardından Deivid’le rakip kalede çok net bir pozisyon daha bulan Fenerbahçemiz 3-2’lik skoru yeterli gördü ve liderliği devralarak karşılaşmayı tamamladı.


Karşılaşmaya haftalarca eleştirilen Devid’in golleri, Deniz’in ve Appiah’ın performansları damgasını vurdu. “Man of the match” Deivid’in attığı 3ncü golden sonra taraftarlarına koşması çok derin anlamlar içeriyordu. Artık Fenerbahçe forması giyen futbolcularımızın bu formayı hak edip etmediklerini tribünlerden horumdanmayı bırakmamız gerektiğini anlamışızdır umarım.

Saygılar...

Copyright © 2006 www.fenerbahceliyiz.biz Tüm hakları saklıdır. ™