30.11.2006
Sahibinizikimulan?
Yine Bir Komplo
27 Kasım 2006 gecesi Cihan Oskay adlı bir meczupun, bir takım kişilerle birlikte kurduğu komployu, Star TV’de yayınlanan Telegol programından ve yapımcısı Serhat Ulueren’den aldığı destekle gerçek bir olaymış gibi yansıtmasıyla başladı hafta.

Yoğun bir gündemle geçen haftanın Perşembe gününde, deplasmanda Celta Vigo’yla karşılaşan Fenerbahçemiz sayısız pozisyondan yararlanamadığı karşılaşmayı 1-0 mağlup kapatmak durumunda kaldı. Ancak haftaya damgasını vuran bu Avrupa maçımız değil, Fenerbahçemize atılan iftiralardı.

İlk Sinyal Bir Federasyon Üyesinden:

100ncü yılına 6-0’lık bir galibiyetle fırtına gibi başlayan ancak yeni kurulan her takımın yaşayabileceği bir sendelemenin yaşandığı sırada; tarihler 31 Ağustos 2006’yı gösterirken; Tahir Kıran adlı bir Futbol Federasyonu Yöneticisinin; Fenerbahçemizin geçen sene teşvik primi olarak “G.Saray’la berabere kalacak rakiplere 350, kazanacaklara 500 bin YTL” tarife uyguladığı şeklinde beyan ettiği asılsız, haksız ve gerçekdışı açıklamalarla 100ncü yılında karşılaşacağı sürprizlerle ilgili ilk sinyali almıştı Fenerbahçe.

Balık baştan kokar...
KENDİ YORUMUNU EKLE!

Ne ilk, ne sondu...


Meczup'un ilk hedefi Santra'ydı


Meczup garson


Türkiye'nin "idol"ü müsün, "kılıc"ı mı?


Rating TV

Tarafsız olması gereken Futbol Federasyonunun bir yetkilisinin yüksek tirajlı gazetelerde “Fenerbahçe bu sene şampiyon olamaz” diye bas-bas bağırması bile hiç anormal karşılanmadı yine aynı Federasyonun yetkililerince. Çünkü bunlar hep konuşulan şeylerdi 4.Levent’teki o pempe boyalı binada. Tüm Haluk Ulusoy federasyonu buna motive oluyordu... Fenerbahçenin 100ncü yılında şampiyon yapılmamasına…

"HAİN T.K." Pankartına Ceza:

Açıklamalarının ardından, aynı zamanda kulübümüz kongre üyesi de olan “illegal işlerin büyük adamı” hakkında tribünde açılan “HAİN T.K.” pankartı nedeniyle Fenerbahçemizin ceza alması olayın arka planında bir takım güçlerin olduğunun kanıtıydı adeta.

Fenerbahçemizin şampiyonluğu bıraktığı Denizlispor maçı öncesinde Denizlispor Başkanı Ali İpek'in “Denizli’de çantayla gezenler var. Bildiklerimizi açıklayacağım” demesine rağmen hiçbir şey açıklamaması da nedendir bilinmez kimseyi harekete geçirmemişti aynı Futbol Federasyonu’nda… Yoksa birileri tarafından susturuluyor muydu ne!

Günler birbirini kovaladı ve Tahir Kıran’ın açıklamalarıyla 100ncü yılında “çamur at izi kalsın” kampanyasının ilk çamurunu yiyen Fenerbahçemiz ligde ve UEFA kupasında aldığı galibiyetlerle yeniden çıkışa geçti.

Üst üste Palermo ve Trabzon’u yenen Fenerbahçemizin sıradaki karşılaşmaları Celta Vigo ve Galatasaray karşılaşmalarıydı. Haluk Ulusoy–Fenerbahçe gerginliği ve Fenerbahçe’nin yoğun futbol gündemi.

Aziz Yıldırım’a ve Fenerbahçe’ye yönelik ÇAMUR kampanyasının devamını gündeme sunmak için bundan iyi bir zaman bulunamazdı. Ve hazırlanan kasetler yayına verildi. UEFA Kupası ve Türkiye Ligi’nde üst üste oynamakta olduğu zorlu karşılaşmalarla yoğun bir dönemde olan Fenerbahçemiz bu iftiralarla Türkiye’nin gündemine alındı.

Bir Meczupun Açıklamaları:

Bir zamanlar Fenerbahçemizin sırtından geçinen lokanta müdürü şahıs, “çamur at izi kalsın” politikası ile 2000-2001 sezonundaki şampiyonluğumuz hakkında hazırlanan iftiralarla ortaya çıktı.

Bu açıklamaların Star TV’de yayınlanmasından sadece bir hafta önce Tahir Kıran denen Fenerbahçe düşmanı kişinin, hakem Bülent Demirlek’le birlikte bir gece kulübünde eğleniyor olması ve bu eğlencenin ardından Trabzon maçının hakemi olarak Bülent Demirlek’in açıklanması da mı bir tesadüftü acaba?

“Kendisine teslim edilen kurum parasını, kanuna aykırı biçimde, kendisi ve başkalarının çıkarı için sarf etmek” dahil hakkında sayısız suçlama bulunan Haluk Ulusoy’un bu suçlamaları gündemden düşürmek ve koltuğunun en büyük belası olarak gördüğü Aziz Yıldırım’ı yıkmak adına kurgulattığı yeni bir senaryo gündeme sunulmuştu artık, sezonun ikinci büyük çamur kampanyası olarak.

İlk Yayın Talebi ATV'ye:

3-5 bin dolar için ruhunu satan ve bir takım kişiler tarafından kullanılan şahıs önce ATV’ye yollanmıştı. 2 ay önce, yani yaklaşık olarak Tahir Kıran’ın açıklamalarını yaptığı tarihlerde SANTRA programına çıkmak üzere Ahmet Çakar ile görüşen meczup 10bin Euro ve uçak biletleri karşısında yapacağını söylediği açıklamalara karşı ATV’den 3’ün 1’ini alınca, Serhat Ulueren’li TELEGOL açtı kapıları.

ULUEREN Ganimet Buldu:

Eşi Adnan Polat’ın Özel Kalem Müdürü olan galatasaray’lı Serhat Ulueren için nimetti bu hazırlananlar. “Gerçeklerin takipçiliği” maskesi altında gündeme safsatalarla dolu kasetler sunan bir meczup milyonlarla dalga geçercesine açıklamalar yaptı saatlerce. Olayın geçmişini açıklamak için programa bağlanmaya çalışan Ahmet Çakar, Serhat Ulueren tarafından kasıtlı olarak bağlanmadı programa. Çünkü o bunu istiyordu. Hem Fenerbahçeye saldırılıyordu, hem de televizyonunun RATING’i tavan yapıyordu, bu kazandıkları 10bin EURO’dan çok daha fazlası bile ederdi.

Fenerbahçemizin Samsunspor’u 3-1 yenerek şampiyonluğunu ilan ettiği maç için Aziz Yıldrım’dan 250bin dolar alarak Samsunspor’a iletilmek üzere Orduspor Başkanı Mustafa Çebi’ye verdiğini yani Fenerbahçemizin şike yaptığını, yine Aziz Yıldırım’dan aldığı 150bin dolar ve Fenerbahçe Spor Kulübü’nden 100bin doları Galatasaray’a yenilmemeleri için Trabzonspor’lu futbolculara verdiğini yani Fenerbahçemizin bu karşılaşma için Trabzon’a teşvik primi gönderdiğini iddia eden kişi yüzlerce insanı milyonların gözü önünde hiçbir delile dayanmadan hırsızlık, dolandırıcılık ve sahtekarlıkla suçladı. Oktay Derelioğlu’na olan 20bin dolar borcunu ödemeyen bir hırsız gündemi belirledi…

Tuhaflıklarla Dolu Açıklamalar:

İt-irafçı olarak takdim edilen Cihan Oskay denen meczupun açıklamalarının yayınlandığı program aynı zamanda komikliklerle de doluydu. Tercüman Gazetesinde yazarlık yaparken Nisan 2006 tarihinde çalıştığı gazetenin çekleriyle birlikte kayıplara karışan, bu çekleri sağa sola dağıtan ve gazete tarafından hakkında kayıp ilanı verilen beyefendinin komik açıklamalarının bir kısmını hatırlayalım:

1. Serhat Ulueren’in “bu iddiaların yalan olma olasılığı var. Bunlar uydurma olabilir yani kusura bakmayın” şeklindeki sorusuna; “şimdi beyefendi, ben telefonla mesaj çekmeyi bile yeni öğrendim” diyerek cevap veren kişinin bu kasetleri destek almadan nasıl hazırladığı en büyük merak konusu!

2. Fenerbahçemizden şike olarak Samsunspor’a para götürürken, iddia edildiği üzere Trabzonspor’a da para götürülmesinin ne gereği vardı? Biraz tutarsız olmuş gibi komplonun burası.

3. Teşvik primi aldı diye açıkladığı adamlardan biri (Tamer) GS-TS maçında GS lehine penaltı yaptırırken, diğeri (Oktay) iki tane net pozisyonu neden harcıyordu Cihan Bey? Yoksa teşviği yanlış mı anlattınız Trabzon’lulara?

4. Fenerbahçe gs’ye yenilmemesi için Trabzon'a 250 bin dolar gönderiyordu, Trabzon 4 yedi, vermesek kaç yerdi?

5. Bütün bu şikelere karşın dişediş mücadele eden bir Samsunspor, teşviğe rağmen gol yemekten vazgeçmeyen bir Trabzon… Bu iftiralara inanmak mümkün değil. Telefon görüşmelerinden, hikayelere kadar hepsinin bir düzmece olduğu açık.

Komplo'yu Çakar Engelledi:

Komplonun başarısızlığa uğramasında en önemli adım programla aynı anda Ahmey Çakar’ın yaptığı açıklamalardır. Bu açıklamalar olmasaydı inanıyorum, bir takım güçler programın ertesi gününde Cihan Oskay’ı bacağından vuracak ve bunu Aziz Yıldırım’ın üzerine yıkacaktı. Ancak Ahmet Çakar’ın programında Cihan Oskay’ın gerçek yüzü ortaya çıkınca Cihan’ın bacağını vurmanın anlamı kalmadı. Çünkü yalan ortaya çıktı.

Asla yalnız yürümeyeceksin!

Görev devletin...


Bu haftaki piyon Dereli.

Ya Samsun'a Para Verildiyse (Ama Bir GS'li Tarafından):

Bu meczup tarafından kasetlerde çağrıştırılmaya çalışıldığı gibi, Aziz Yıldırım’ın adı kullanılarak Trabzonlulara ve Samsunlulara gerçekten para verildi diyelim. Son maç öncesinde yapıldığı söylenen bu olayların Aziz Yıldırım’ı kirletmek adına bir gs’li veya atıyorum bir federasyon başkanı tarafından “Aziz Yıldırım gönderiyor” şeklinde belirtilerek yaptırılmadığını nereden bileceğiz?

Federasyon Değil Devlet El Atmalı:

Artık beklenen Devletin olaya el atması. Çünkü başkanımızın da belirttiği gibi bu konuyu Futbol Federasyonunun araştırmasının hiçbir sonuç getireceğini sanmıyorum. Çünkü onlar bunun içinde; Haluk Ulusoy, Tahir Kıran, Bülent Demirlek vs vs vs…

Haftaya damgasını vuran olaylarla ilgili yazmadan maç yazısına giriş yapamadım. Çünkü bütün hafta maçı değil bu olayları konuştuk.

Tur İstanbul'a Kaldı
Celta Vigo 1-0 Fenerbahçe
Fenerbahçemiz Volkan, Önder-Edu-Lugano-Uğur, Aurelio-Deniz-Appiah-Tuncay, Alex, Kezman onbiri ve 4-4-1-1 dizilişi ile çıktığı karşılaşmada ne yazık ki İspanya’dan puansız döndü.

Karşılaşma boyunca üstün olan taraf olmamıza karşın Uğur’un bir hatasının devamında verdiğimiz duran toptan topu ağlarımızda gördük.

11nci dakikada Tuncay’ın düşürülmesiyle kazandığımız penaltı atışından Alex’le yararlanamadığımız karşılaşmada şanssızlıklar yakamızı bırakmadı. Penaltı veren hakemin son adam olan oyuncuyu atamaması da tuhaftı. Aynen ikinci yarıda son adam olan Celta’lı defans oyuncusunun Deivid’i düşürdüğü pozisyonda onu da atamaması gibi.

Alex çok şanssızdı.

Tek hata Uğur'dan.


Tur Frankfurt maçına kaldı.
56’ncı dakikada Aurelio’nun ortasında topa kafayla vuran Alex’in bir şutu üst direkten, bir dakika sonra Uğur’un ortasına voleyle cevap veren Appiah’ın şutu yan direkten dönüyordu.

Üstün oyununa karşın, üst üste pozisyonlardan yararlanamayan Fenerbahçemizde 70nci dakikada Kezman’ın yerine Deivid oyuna girerken, 77’de duran toptan yediğimiz golün ardından da Uğur’un yerine Tümer, Deniz’in yerine Mehmet oyuna girdi.

Fenerbahçemiz için üzücü bir karşılaşma oldu. Çünkü maç boyunca Celta Vigo Fenerbahçemiz karşısında hiçbir varlık gösteremezken Fenerbahçemiz yine Newcastle’daki gibi sahadan 1-0’lık mağlubiyetle ayrılıyordu. Alex’in başa baş kalacağı bir pozisyonun ofsayt gerekçesiyle kesilmesi gibi birçok fiyasko kararın yaşandığı karşılaşma; istediğimiz tarzda oynayabildiğimiz, ancak ne yazık ki istediğimiz sonucu alamadığımız bir karşılaşma oldu.

Almanya’dan oynanan Frankfurt-Newcastle maçından gelen beraberlik haberi gruptaki puan durumunu; 1nci Newcastle 4 maçta 10 puan, 2nci Celta 3 maçta 4 puan, 3ncü Fenerbahçe 3 maçta 3 puan, 4ncü Palermo 3 maçta 3 puan ve 5nci Eintracht 3 maçta 2 puan olarak belirliyordu.

Frankfurt maçıyla birlikte tur atlayacağımıza olan inancım tam. Ama önce düşünmemiz gereken bir gs maçı var.

Tüm Fenerbahçelileri önce Cumartesi günü saat 19.07’de Şükrü Saracoğlu Stadı Fenerium Tribünü önünde Fenerbahçemize yapılan saldırıları kınama maksadıyla yapılacak eyleme, ardından da Pazar günü 100ncü yılımızın önemli hesaplaşmalarından birine Şükrü Saraçoğlu'na bekliyoruz.
Karşılaşma öncesi Gerets'in açıklamaları beni şaşırtmadı doğrusu. Kendisinin Türk Atasözlerinden haberinin olmadığı açık; "Korkunun ecele faydası yoktur". Korktuğun başına gelecek Gerets, kovulacaksın !

Ayrıca bu maçın hakeminin neden Selçuk Dereli oldu diye merak edenler Selçuk’un geçen sene yönettiği Fenerbahçe maçlarına bir baksınla yeter. Artık; Selçuk da durduramayacak !

Görüşmek üzere…

Copyright © 2006 www.fenerbahceliyiz.biz Tüm hakları saklıdır. ™