10.02.2007
G!T Dereli
Çaykur Rizespor 2-1 Fenerbahçe
Türkiye Süper Ligi’nin 20nci hafta karşılaşmasında Rizespor’a konuk olan Fenerbahçemiz Ulusoy’un sadık hakemi Selçuk Dereli’ye 2-1 mağlup oldu. 4ncü dakikada uydurduğu penaltıyla Fenerbahçemizi karşılaşmaya 1-0 mağlup başlatan Dereli, karşılaşma boyunca Fenerbahçemizin oyuna hız kazandırmaya yönelik bütün girişimlerine engel olarak “Artık Git Dereli” dedirtti.

16ncı dakikada Ferdi’nin deparıyla gelen golle farkın ikiye çıkması Dereli’nin işini kolaylaştırdı. Farkın ikiye çıkmasının ardından baskı kurmaya yönelik işler yapmamıza karşın, isabetli pas yapmakta zorluk çekmemiz nedeniyle sadece 1 gol bulabildik ve Rize’den puansız ayrılmaktan kurtulamadık.

Semih yetmedi.
KENDİ YORUMUNU EKLE!

O, Ulusoy'un has adamı.


"İstediğimiz pozisyonları bulamadık."


Sevgililer gününe AZ kaldı.
Fenerbahçe :

Geçen hafta İzmir’de oynanan Gençler maçında Kezman’ın gördüğü uyduruk kırmızı kartın ardından 2 maç ceza alması onun da kadroya giremeyen oyuncular kervanına katılmasına sebep olmuştu.

Sakat Lugano ve Önder’e ilave olarak Kezman’ın da kadroda olmaması ikinci yarının başından beri devam eden kötü gidişi bugün de devam ettirdi. Sahada yer alamayan oyuncular dışında, onların yerine kadroda yer bulan oyuncuların da beklenen performanstan uzak olması Fenerbahçemizin kötü oyununu beraberinde getirdi ve karşılaşma sonrası yapılan yorumlarda Fenerbahçemizin kötü oyunu hakkında yapılan eleştiriler, Selçuk Dereli’nin karşılaşma boyunca ortaya koyduğu yönetimi bile gölge bıraktı.

Oysa ki, daha 4ncü dakikada o penaltı uydurulmasa, sahada Deivid’in ceza sahasında indirilmesine seyirci kalmayacak bir hakem olsa; kısaca sadece ama sadece adil bir yönetim olsa, bu kötü Fenerbahçe bile Rize’den galibiyetle ayrılabilirdi.

Fenerbahçemiz sahaya kalede Volkan, geri dörtlüde Serkan-Can-Edu-Uğur, orta sahada Appiah-Aurelio-Deniz-Tuncay, önlerinde Alex, ve en ileride Deivid onbiri ile çıkarken, bu onbirle ancak 24ncü dakikaya kadar devam edebildi.

16ncı dakikada Can’ın oyuna sokmak istediği bir topu orta sahaya göndererek Rize’li Cem Baki’yle buluşturması, Cem’in Ferdi’yi pozisyona sokmasını ve 2-0 yenik duruma düşmemizi sağlarken, yenilen bu gol 24ncü dakikadaki Can-Semih değişikliğini de beraberinde getirdi.

Bu dakikadan sonra varını-yoğunu koyarak yüklenmeye çalışan Fenerbahçemiz ne yazık ki çok pas hatası yaptı. Serkan’la sağ kanadı, Uğur’la da sol kanadı bir türlü kullanamadı. Serkan’ın karşısındaki Ferdi’nin performansına yenik düştüğü dakikaları, Uğur’un solda yakaladığı fırsatları ağır hareket ederek kaybettiği pozisyonlar kovaladı.

İkinci yarının başlarında da görüntünün aynen devam etmesine karşılık Zico da; önce Aurelio’nun yerine Tümer’i (58’) ardından dan Serkan’ın yerine Mehmet’i (63’) oyuna aldı.

Özellikle Mehmet’in sağ kanada getirdiği hareketlilikle canlanan Fenerbahçe önce Tümer’in üst direği yalayan şutuyla golün işaretini verdi ve ardından da Mehmet’in sağdan kestiği topa dokunan Semih’le (69’) işaretini verdiği golü buldu.

Golün ardından yüklenmemize karşın bir türlü ikiyi bulamadık ve rakiplerimize bir defa daha puan farkını kapatma şansı vererek İstanbul’a döndük.

Önümüzdeki Dönem:

Deplasman maçlarında yaşadığımız sıkıntıların son haftalardaki kötü oyunla birleşmesi, ve bunların Selçuk Dereli’nin kötü yönetimi ile pekişmesi bu mağlubiyeti beraberinde getirdi.

Artık futbolcularımız “sahaya Fenerbahçe’nin içi boş forması çıksa şampiyon olur” tarzı beyanları bırakıp işlerine dönmeleri gerektiğini fark etmişlerdir umarım.

100ncü yılda kendilerinden beklenen sahada o formalara sahip çıkarak varlarını yoklarını ortaya koymaları. 14 Şubat sevgililer günü’nde AZ Alkmaar maçıyla başlayacak dönemde taraftarın Fenerbahçesine sarılmak için tek beklediği bu...

28.01.2007
4. Periyot Takımı

Fenerbahçe 69-63 Darüşşafaka
İki haftalık deplasman arasında sırasıyla Kolaturkaspor'u ve Oyak Renault'u ateşli seyiricileri önünde tabiri caizse ezen takımımız bugün Abdi İpekçi'de Darüşşafaka'yı ağırladı. Aynı saatlerde bayan voleybol takımımızın Galatasaray derbisi olması nedeniyle ilginin çok yüksek olması beklenmeyen bir maçtı. Ancak genel ortalamanın da altına düşüldüğü söylenemez.

Kambala dışında eksiği olmayan takımımız maça Oğuz Savaş'la etkili başladı. Ancak Darüşşafaka başta Jones'ın dışardan, Oktay Yılmaz'ın içerden bulduğu sayılarla maçın başabaş gitmesine neden oldu. Hatta Darüşşafaka'nın farkı 8 sayıya kadar çıkardığı bölümler de oldu. Son periyotta salona gelen seyircinin ayaklanmasına bile gerek kalmadan takımımız biraz dişini sıkıp iyi savunma yapınca oyun lehimize döndü.

Semih yıldızlaştı.
Maçtan Fotoğraflar için TIKLAYIN
KENDİ YORUMUNU EKLE!



Solomon asistleriyle göz doldurdu.
Fenerbahçemiz'de Solomon'un oyun kurucu damarı kabarmış olmalı ki, asistleriyle salona gelenlere etkileyici bir gösteri sundu. Mrsic yine kritik anlarda bulduğu üçlüklerle sahnedeki yerini alırken, Semih hırsı, Mirsad ribaund canavarlığıyla dikkat çekti.

Bu iyi hareketlerin yanında takım içerisinde bir üç sayılık basket atma sevdasıdır gidiyor. Hücumun sonlarına doğru bazı oyuncuların mecburiyetten denedikleri atışları bir kenara bırakırsak daha hücum süresinin dolmasına 10-15 saniye varken hatta hızlı hücumlarda atılan üçlükler sadece isabet bulduklarında memnuniyet veriyorlar. Halbuki maçın son periyodunda hızlı paslarla Darüşşafaka savunmasının dengesini bozduğumuz anlarda hem daha müsait dış atış şansları bulduk, hem de kolay basket şansları.
Sanırım salonda yeterince motive edici bir atmosfer olmaması ve takımın "nasıl olsa bu maçı alırız" düşüncesine kapılması oyuncuları rehavete sokuyor. Hücumda ve savunmada kendilerini sıkmıyorlar.

Önümüzdeki haftadan başlamak üzere 4 maçımız İstanbul'da. (Banvit, Efes, Tekel(D), Casa TED) Banvit lig lideri Telekom'a tek yenilgisini tattıran takım, Efes Pilsen ise bir yenilgi almamız halinde playofflarda önde başlayacak en önemli rakibimiz. Basketbolcularımızın oyun içi disiplini elden bırakmadan mücadele etmesini, taraftarımızın da takımı şaha kaldıracak ortamı oluşturmalarını bekliyoruz...

Copyright © 2006 www.fenerbahceliyiz.biz Tüm hakları saklıdır. ™