06.10.2007
Ulusoy Kuralları  
Manisaspor 1-1 Fenerbahçe
Liderin 7 puan gerisinde başladığımız ligin 8'nci haftasında deplasmanda Manisaspor'la karşılaştık. 6'ncı dakikada Aurelio'yla bulduğumuz gole 10'uncu dakikada Manisaspor Şener'le karşılık verince Fenerbahçemiz haftayı 2 puan kaybıyla kapadı.

Fenerbahçemizin Moskova'daki ilk onbirde Edu-Yasin değişikliği yaparak sahaya çıktığı gecede genel olarak kontrolümüzde geçen bir karşılaşma izledik. Ancak gol yollarında etkisiz kalarak Avrupa'daki çıkışımızın aksine, ligde de puan kayıplarına devam ettik.   

Hafta arasında Sami Yen'de oynanan galatasaray-Sion maçında tribünlerde çılgınlar gibi sevinirken görüntülenen Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Haluk Ulusoy'un mutluluğuna mutluluk katmayı amaçlayan karşılaşmamızın hakemi Bünyamin Gezer Manisaspor'un direncine direnç katan yönetimiyle geceye adını yazdıran isimlerin başında geldi. 

Topa müdahale ederken rakibiyle çarpışan Kezman'ı kırmızı kartla oyun dışında bırakan, gösterdiği 6 dakika uzatmayı 4 dakika oynatan H.Ulusoy federasyonunun bu kukla hakemleri, birgün bu yaptıklarının hesabını verecekler.  

Bi git.

KENDİ YORUMUNU GÖNDER!


Hafta arasında oynanan gs-sion UEFA kupası karşılaşmasından bir görüntü. Fotoğrafta görülen kişi Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Ulusoy. Bir insan bu kadar arsız olur ! Acaba Fenerbahçenin hangi Avrupa kupası karşılaşmasında attığı bir gole kendisi böyle sevinmiştir? Kameralar önünde böyle sevinmesinin amacı nedir? Sakın hakemlere rengini hatırlatmak ve kararlarını buna göre vermelerini sağlamak olmasın !


Bu haftaki tek golümüz Aurelio'dan.

Nasıl atıldığı anlaşılmayan Kezman gözyaşlarını tutamadı.

Deivid markajdan bunalan Alex'in boşluğunu doldurmak için zaman zaman ortaya kaydı ve bunda başarılı da oldu.

Alex asistiyle sahnedeydi, ama yetmedi.


Karşılaşma boyunca vereceği kararların hazırlıklarını daha maç başlamadan önce yapmaya başlayan ve stad ışıklarının kısık olduğunu teyit eden Bünyamin Gezer zannediyordu ki ışıklar biraz kısık olunca yaptıkları karanlıkta kalacak !

Süratli Başlangıç

Manisaspor Borbiconi'nin 30'ncu saniyedeki şutuyla başladı karşılaşmaya. Ki bu şutun sahibi olan Borbiconi özellikle ilk yarı boyunca Manisa'nın yaptığı ender ataklarda baş rolü oynayan isimdi. 

Derken Deivid'in uzaktan şutunu izledik aynen Moskova'daki golün uzaklığından, belli ki kafalar Moskova'daydı daha. Süratli başlayan karşılaşmada topu bir o kalede bir bu kalede görüyorduk ki, soldan kullandığımız ilk kornerin hemen ardından, yine soldan ilk frikiğimizde Alex'in ortasına kafayı sokan Aurelio ile golü bulduk.  

Golü bulduk ama oyun yine aynı temposunda devam ediyordu, Borbiconi'yle başlayan bir Manisaspor atağında boşta kalan topa vuran Şener'le Manisaspor beraberliği yakaladığında henüz Fenerbahçemiz golü bulalı daha 4 dakika olmuştu. 

Sakin dakikalar

Karşılıklı gollerin ardından oyun yavaşlarken dakikalar ilerledikçe oyunun konrtolünü Fenerbahçemiz ele geçiriyordu. Deivid-Önder sağda, Vederson-Carlos solda kanatlardan Manisa üzerine gitmeye çabalıyorlardı. 

Derken; azınlıktaki tribünlerimizden yükselen " Saaldıırsanaaa, saldırsana Kanaryaaa, Biiizim içiiin,Manisa'yaa koysanaaaa " tezahuratlarıyla, Manisa tribünlerinden yükselen beşiktaş tribünlerinin "kartal gol gol gol" tezahuratından bozma "tarzan gol gol gol" tezahuratının kapıştığı dakikalar başladı. Şüphesiz ilk yarının sonlarına kadar süren tezahuratla Manisalılara ağız paylarını verdi taraftarlarımız.

Deivid'in ara pasında kaleciyle karşı karşıya kalan Aurelio'yla yakaladığımız ardından Deivid'in direği yalayan şutuyla tamamlanan gol girişimimiz, oyunun kontrolünü ele almamızın ardından bulduğumuz pozisyonlardan sadece biriydi.

Giray Bulak tarafından Alex'i tutmakla görevlendirilmiş olan eski beşiktaşlı Ümit Bozkurt'un sarı kart gördüğü 35'nci dakikadan sonra Alex'in bunaldığı sertlikten kurtulacağını sanıyorduk ki, hakem Gezer Ümit'in bu dakikadan sonra yaptıklarında "körler sağırlar birbirini ağırlar"ı oynayınca zannımızın yanlış olduğunu anladık.

İlk yarının son 5 dakikasına girilirken sağ kanatta Deniz'in çekilmesiyle kazandığımız frikikte; Alex'in Roberto Carlos'a çıkardığı topta Manisaspor'lunun kendisinden forma isteyenler gibi kendisine sarılmasına orta hakem seyirci kalınca kalemizde kontradan inanılmaz bir pozisyon verecektik ki Vederson bu pozisyonu engelledi.

İlk yarının son dakikasında baskısını iyice arttıran Fenerbahçemiz üstünlüğü sağlayacak golü bulamadı ve ilk yarıyı beraberlikle tamamladı.

İkinci Yarı

GFB İzmir'in bayrak şovu ile başladı ikinci yarı. Carlos'un hücumun yönünü değiştiren mükemmel uzun pasları ikinci yarıda da sahnedeydi. Kendisi bu lige gelmiş-geçmiş en değerli futbolcu olduğunun işaretlerini her karşılaşmada vermeye devam ediyor. 

50nci dakikada oyunun gidişatının iyi olmadığını gören Zico; Semih, Appiah ve Kazım'ı ısınmaya göndererek gerekli hamleyi yapıyor ancak ısınan futbolcularını sahaya sokmak için biraz ağır davranıyordu. Kazım 74'de Vederson'un yerine, Appiah ve Semih de Deniz ve Deivid'in yerine 88'nci dakikada oyuna giriyordu. Keşke 145 gündür sahalardan uzak kalan Appiah'ın dönüşü galibiyetle olmuş olsaydı.

Ama bu keşkemize izin vermek istemeyen bir "Gezer" vardı ne yazık ki karşımızda. Eski galatasaraylı Ferhat'ın Yasin'e çarpması üzerine Yasin'e sarı kart veren "Gezer", rakibine çarpan Kezman olduğunda ise nedendir bilinmez kart seçimlerini farklı renkten ve farklı taraftan yana kullanıyordu.

Nizamettin - Nizo :

Fenerbahçemizin kontolünde bir orta alan mücadelesi şeklinde geçen karşılaşma Önder'in sağ çaprazdan şutu dışında bir pozisyon getirmiyor, bu dakikalardaki biroyuncu değişikliği tebessüm etmemizi sağlıyordu. 

Oyundan çıkan Borbikoni'nin yerine oyuna giren Nizo'yu yabancı oyuncu sanan biz TV başındakiler stadda yapılan anonsu TV'den duymamızla birlikte Nizo'nun aslında isminden çekinen Nizamettin'den başka birisi olmadığını anlıyorduk. 

Lugano'nun pasında Kezman'ın kaleciyle karşı karşıya kaldığı ancak şanssızlığını yine kıramadığı pozisyonun ardından tribünlerde yeni bir hareketlilik başlıyor ve önümüzeki haftalarda tribünlerde çok duyacağımız tezahuratımız duyuluyor, tribünlerimiz renkli bir gece yaşamaya devam ediyordu. 

Son 15 dakikaya girerken

Vederson'un yerine Kazım'ın oyuna girmesi hücum gücümüzü arttırmaya başlamış, Deivid'in son anda defansın araya girmesiyle engellenen şutuyla gole adım adım yaklaşıyorduk ki, karşımıza "Gezer" çıktı...

Kezman'ın kaleciden önce topu almak isteyerek topa ayak uzatmasını fırsat bilen ve kendisini kırmızı kartla oyun dışı bırakan Gezer, 77nci dakikada durdurduğu oyun 81'nci dakikada başladığı için uzatma dakikalarına sözde bu 4 dakikayı da ekliyor ve 6 dakika uzatma gösteriyordu. 

Kezman'ın oyundan çıkmasının ardından ilerleyen haftalarda forvetimiz olacağına inandığım Kazım'ın forvete geçmesinin ardından 11'e 10 oynadığımızı hissettirmeyen bir Fenerbahçe izledik. 

Bulduğumuz friikten Roberto Carlos'un bazukasıyla yararlanmak istedik ama olmadı işimiz uzatma dakikalarına kaldı. Uzatmalara girerken Gezer'in Alex'le önce atıştığını gördük, hemen 2 dakika sonra da Bünyamin Gezer'in sinirlendirdiği Alex'in sarı kart görüşünü izledik. 

Uzatmada Semih'le, Alex'le,Kazım'la rakip kaleyi yoklamamız üzerine 6 dakikalık uzatmanın 4 dakikada bitişini izledik. Ama şu Ulusoy Federasyonunun bir türlü bitişini göremedik...

DEFOL Ulusoy

Ama ne yapışkan bişeymişsin sen be Ulusoy ! Defol git o çok sevindiğin Sami Yen'de ne halt yersen ye, otur o kulübün başkanlığına ne halt edersen et ! Yeter ki Türk futbolunun içine daha fazla etme !   

Milli Maç Arası

Moldova ve Yunanistan'la yapacağımız milli maçlar nedeniyle liglere verilen aranın ardından Fenerbahçemiz ligde Konyaspor, CL'de PSV karşılaşmalarıyla futbola dönecek. Puan kayıplarına rağmen ben bu takıma inanıyorum. Ligin orta yerinde teknik direktör değişikliğinin hiçbir işe yaramayacağına inanıyorum. 

Dilerim milli maç arası ve milli maçlar Türk futboluna hayırlar getirir, hayırsızları götürür ! 

Roberto Carlos 'dan maçta bile forma istiyorlar!

Colin Kazım bu takımda yer alacağını hissettiriyor.

Hoşgeldin Appiah




Copyright © 2007 www.fenerbahceliyiz.biz Tüm hakları saklıdır. ™