18.10.2008
Uzatmalı Galibiyet

Kocaelispor 2-3 Fenerbahçe

Lige verilen milli maç arasının ardından lige gergin ama mutlu sonla biten bir dönüş yaptık. Ligdeki ilk deplasman galibiyetimizi aldığımız Kocaelispor maçının takımımızın birlikteliğinin sağlanması açısından önemi büyüktü. Kadıköy'de farklı kaybedilen Kayserispor maçının ardından Aragones'in üzerindeki baskı artmıştı. Ayrıca takımımızın da bu tip zorlu bir galibiyete ihtiyacı vardı. Ligde bir darbe daha almak Arsenal maçının şeklini değiştirebilirdi, şimdi önümüze biraz daha rahat bakabiliyoruz. Emre, Gökhan, Deivid ve Vederson'un sakatlıkları nedeniyle kadroda yer almadığı karşılaşmada sakatlığı geçen Semih ilk 11'de yer aldı. Sene başındaki Şampiyonlar Ligi öneleme karşılaşmalarında sahaya çıkan kadrolara yakın bir kadroyla ve 4-1-4-1 olarak tanımlayabileceğimiz dizilişle sahaya çıktık. (Volkan, Önder-Edu-Lugano-Carlos, Selçuk, Kazım-Semih-Alex-Uğur, Güiza)

Semih ipten aldı.

•KENDİ YORUMUNU GÖNDER!
Güiza'nın tüm gollerde imzası vardı. Sağbek olarak şans bulan Ali Bilgin oyun hareket getirdi.	Bu kadar ofansif bir kadroyla sahaya çıkmış olmamıza rağmen hücumdaki etkinliğimiz yeterince iyi değildi. Orta sahada sadece Selçuk olduğu için Kocaelispor'un maçın başlarındaki baskılı oyununa karşı top çıkarmakta güçlük çektik. Ancak dakikalar ilerledikçe rakip ceza sahasının çevresinde kazandığımız faullerle pozisyonlar bulduk. Kocaelispor takımı ise geçen hafta Kayserispor'un deneyip başarılı olduğu şekilde defansımızın arasına atılan toplarla gole gitmeye çalıştı. Çizgi halinde ileri çıktığında çok tehlikeli olan defansımızın bir anlık gecikmesinden yararlanan Taner Gülleri Kocaelispor'u 1-0 öne geçirdi. Devreyi yenik kapatan Fenerbahçemiz'de ilk yarının son dakikasında sakatlanan Önder'in yerine oyuna dahil olan Ali Bilgin'in sağ kanada getirdiği hareketlilikle ikinci yarıya daha etkili başladık. 64.dakikada bir kontraatakta Semih'in mükemmel çalımı ve asistini gole çeviren Güiza durumu eşitlerken 67. dakikada sağ kanattan Güiza'nın gönderdiği topu ceza sahasında kontrol edip çatala gönderen Uğur Boral Kocaelispor karşısında öne geçmemizi sağladı. Golün hemen ardından Uğur'un yerine oyuna giren Deniz'in talihsiz bir şekilde topu ıskaladığı pozisyonda altıpastan topu ağlara gönderen Nestroviç ile umutsuzluğa kapıldık. Zira Kocaelispor zaman geçirme alışkanlığına tekrar dönerek maçı çekilmez bir hale sokuyordu. Oyuncu değişikliği hakkı da kalmayan takımımızda son dakikalarda sürekli bir çırpınma görsek de maçı söküp alacak baskıyı bir türlü kuramadık. Neyseki Kocaelispor'un zaman geçirme alışkanlığının faturası olarak oynanan uzatmaların uzatmasında yine bir kontraatak golü bulduk. Bu sefer Güiza'nın pasını gole çeviren Semih oldu. Semih'in sus işareti ise sadece Kocaelispor tribünlerine değildi tabi. Birilerine, "Bize biraz zaman verin!" der gibiydi. İyi oynadığımız bir maç değildi. Ama şampiyonluk yarışında olacak bir takımında kötü oynadığı maçların tamamını kaybetmesi ancak talihsizlikle açıklanabilir. Üstelik Arsenal gibi zorlu bir rakibin karşısına çıkacağımız bir haftada istediklerini yapamasa da son dakikasına kadar galibiyeti maçı düşünen bir takım vardı.

Takımımız gerek eksikler, gerekse de Aragones'in yeni oyun felsefesine ayak uydurma süreci nedeniyle henüz hazır değil. Ama herşey bitmiş sayılmaz. Başarısızlığı da ihtimaller dahilinde değerlendirip sabırla bu ekibin arkasında durabilirsek bugün arasıra iyi oynayan takım, ilerde arasıra kötü oynayan bir takım haline gelecektir. Büyük beklentilere girmek ise emeklerin boşa gitmesine vesile olmaktan başka bir işe yaramaz.