15.11.2008
Aurelio, Tuncay ve Zico geri mi döndü?

Fenerbahçe 2-0 Ankaraspor

Fenerbahçemiz ligin tehlikeli takımlarından Ankaraspor'u evinde ağırladı ve duran top organizasyonlarından bulduğu iki golle evine puansız gönderdi. Geçen hafta Galatasaray karşısında aldığımız galibiyetten sonra ligin zirvesinde yer alan takımlardan birini daha mağlup ederek rakiplerimizle aramızdaki puan farkını eritmeye devam ediyoruz. Sakatlığı devam eden Alex'in yokluğunda Galatasaray maçının ilk 11'iyle (Volkan, Gökhan-Edu-Lugano-Carlos, Deivid-Josico-Selçuk-Uğur, Semih-Güiza) sahaya çıkan takımımız daha maçın başında Semih'in sakatlık geçirmesiyle zorunlu oyuncu değişikliğine gitmek zorunda kaldı. Maçın 14. dakikasında Semih'in yerine Emre oyuna dahil oldu. Bu hamle de Fenerbahçe'nin dirençli orta sahasına beceri kattı. Deivid ve Emre'nin hücum ederken hareketli olması, daha az hatayla yaptıkları pas alışverişleri orta sahadaki etkili pres karşısında daha etkili olmamızı sağladı.

Fenerbahçe'de ne değişti?

Takımımıza orta sahada baskı kuran Anadolu takımları geçtiğimiz haftalarda bunda başarılı oluyor, kaptıkları toplarla etkili olabiliyorlardı. Son zamanlarda sıkça dile getirilen "Fenerbahçe artık daha çok mücadele ediyor, şansı da yaver gidip yenik duruma düşmeyince tam istediği durum ortaya çıkıyor ve bir şekilde golleri bularak 3 puanı alıyor." söylemi de bu kadar çok şeyin değiştiği bir dönemi tanımlamak için fazlasıyla yüzeysel.


Carlos fena vuruyor.

Fenerbahçe-Ankaraspor Maçından Fotoğraflar için TIKLAYIN...
KENDİ YORUMUNU GÖNDER!

Semih'in yerine oyuna giren Emre orta sahaya hareket getirdi.

Lugano ligdeki 3'üncü golünü attı.

33'lük pitbull Josico!

"İlk golü bulduktan sonra oyunu domine ettik."

Sezon başından beri değişen ve gelişen o kadar çok şey var ki kadroda, farkı sadece futbolcuların daha çok mücadele etmesine bağlamak yanlış olur. Öncelikle teknik direktör Aragones hergün takımı daha çok tanıyor. Sezon başından beri önemli sakatlıkları bulunan Vederson, Emre, Deivid, Josico'nun kadroya katılması orta sahamızın kalitesi arttı. Bunda mevcut oyuncularımızın yeteneklerini küçümsemekten ziyade, orta sahada farklı özellikte futbolcuların katılmasından bahsediyorum. 4-5 hafta öncesine kadar orta ikiliyi kurmak için Selçuk, Deniz, Maldonado gibi kesici ve defansif özellikli üç oyuncudan ikisini kullanmak zorunda olan Aragones bugün Emre, Deivid, Josico, hatta Vederson gibi farklı özellikte, topla daha haşır neşir oyunculara sahip. 4-1 yenildiğimiz maçta Alex, Deivid, Semih, Vederson ve Josico'dan mahrum bir şekilde maça başlayan Fenerbahçe'de ileride bel bağlanan isimler Emre ve Güiza'ydı. Emre maçın başında sakatlık geçirip yerini İlhan Parlak'a bıraktı. Sahada yer alan Volkan, Önder-Yasin-Edu-Carlos, Kazım-Deniz-Selçuk-Uğur, İlhan-Güiza ilk 11'i Kayserispor'a 4-1 yenilince olay oldu. Defansif açıdan hatalar yaptığımız, ilerleyen dakikalarda hiçbir şey üretememenin verdiği moral bozukluğuyla mücadele gücümüzün düştüğü bir karşılaşmaydı. Ancak geride kalan kötü günleri analiz ederken Emre, Deivid, Josico, Vederson, Alex, Semih gibi ilk 11 oyuncularının yokluğunu da akıldan çıkarmamak gerekir. Zira Emre ve Deivid'in sahada bulunması Fenerbahçe'nin daha üretken olmasını, kazanacağına inanıp maça daha çok asılmasını sağlıyor.

Lugano'nun maçtan sonra yaptığı bir açıklama da durumu özetliyor aslında "Ofansif anlamda iyi olunca defansif anlamda da iyi oluyoruz." Hücumda üretken olamayınca her zaman kazanmak zorunda olan bir takım olarak etkisiz ve kısır oyuncularla gol aramak zorunda kalıyorsunuz. Halbuki bu oyuncuların daha iyi yaptıkları işler top kesmek, savunma yapmak. Böyle futbolculardan yapamayacakları şeyler isteyip, kazanma baskısını sırtlarına yükleyince de hatalar artıyor. İşler kötü gidince moraller bozuluyor, takım mücadele edemiyor.

Tribünler Kayserispor maçında Tuncay ve Aurelio lehine tezahüratlar yapıp takımın başında Aragones olduğu halde Zico'ya sevgi gösterilerinde bulundular. Fenerbahçe tribünlerinin Deivid, Emre, Josico, Vederson, Alex, Semih'i hatırlamalarını umardım. En azından bunun farkında olup susmalarını. Çünkü o gün yükselen sesler ne Tuncay, ne Aurelio ne de Zico'yu geri getirdi. Ama hatırlamadıkları, belki akıllarına bile getirmedikleri eksiklerin katılımıyla Aragones'in Fenerbahçesi zirve tırmanışını sürdürüyor.

Ayrıca Josico'yu da yeni yeni tanımaya başlıyoruz. Orta sahada sert futbolu ve hatasız oyunuyla Galatasaray ve Ankaraspor maçlarında Selçuk ile çok iyi bir ikili oldular. Menajer Bayram Tutumlu'nun oyununa gelip Aurelio'ya 3, Bayram Tutumlu'ya 1 milyon dolar verseydik şimdi Josico'nun yaptığından fazlasını yapar mıydı önemli soru işareti.

Karşılaşmanın ilk dakikaları iki takımın orta saha mücadelesi şeklinde geçerken yetersizliği yönettiği maçlarda kanıtlanmış hakem Yunus Yıldırım'ın bazı kararları ön plana çıktı. Ankaraspor'un bir penaltısını es geçen Yıldırım, maçın kalan bölümünde her iki takım aleyhine skandal kararlara imza atarak bu seviyede maç yönetmemesi gerektiğini bir kez daha gösterdi. Ankaraspor'un Hürriyet'in başını çektiği faullü oyununa belki de penaltı kararını vermediği için göz yuman hakem verdiği kararlarla her iki takım oyuncularının daha çok sinirlenmesine ve gereksiz kartlar görmelerine neden oldu.

Fenerbahçemiz'in orta sahası Emre'nin oyuna girmesiyle daha hareketlendi. Deivid ve Emre'nin takım hücumdayken sürekli hareket halinde olmaları arkadaşlarından top isteyip, top dağıtmaları Ankaraspor orta sahasına karşı daha etkili olmamızı sağladı. Bu pas alışverişleri topu ileriye taşımamızı sağladı. Oyunu belki rakip ceza sahasına yıkamadık ama bunda bu hareketliliği faulleriyle kesen Ankaraspor'un da payı büyüktü. Fauller Fenerbahçe'nin hızını kesiyor olsa da gol atmak için yeni imkanlar sunabiliyor. Fenerbahçe son haftalarda sergilediği duran top organizasyonlarına bir yenisini ekleyerek Deivid'in sağdan pas olarak gönderdiği topa penaltı noktası civarından Carlos'un sert şutuyla 1-0 öne geçti.

Karşılaşmanın ikinci yarısına sezonun en iyi 15 dakika performanslarından biriyle başlayan Fenerbahçemiz pas hatalarını azaltarak topa belki %80 oranında hükmetti. Emre ile iki defa kaleyi yokladı. Üçüncü pozisyonda Hürriyet dirsek darbesiyle Emre'yi yere indirdi. Roberto Carlos'un kullandığı serbest vuruşta iki direğe çarpan topu Lugano tamamladı ve 2-0 öne geçerek rahatladık. Kalan dakikalarda Ankaraspor'un uzaktan şutlarla gol aradığını hatırlıyorum. Bir pozisyonda Yunus Yıldırım kaleci Volkan'ın önünde kambura yatan Theo Weeks'e faul vermeyince Volkan'ın elinden kaçan topla Ankaraspor gole yaklaştı ancak top kale çizgisinde duvar kuran savunmamızdan döndü. Neticede Emre ve Deivid ile zenginleşen orta sahamızın mücadelesiyle maçı kazanmasını bildik.
Galatasaray ve Ankaraspor maçlarıyla iç sahada üst üste iki galibiyet aldık. Şimdi rakiplerimiz deplasmanda tökezlememizi bekliyorlar. İnşallah bu çıkışı önümüzdeki Ankaragücü, Porto, Beşiktaş maçlarını kazanarak sürdürmek istiyoruz. Bu üç maçta alacağımız 9 puan takımın lig ve Avrupa'daki iddiasını arttıracaktır.

Copyright © 2008 www.fenerbahceliyiz.biz Tüm hakları saklıdır.