03.05.2009
Beşiktaş 1-2
Fenerbahçe Bu gece Aragones'in Fenerbahçesi
başarılı bir sınav verdi. Geçen hafta Kadıköy'den yuhalanarak uğurlanan
ve yönetimi istifaya davet edilen Fenerbahçe; Alex, Lugano, Edu, Önder gibi
önemli eksiklerine karşın,
şampiyonluk adayı bir takıma futbol dersi vererek İnönü'den 3 puanla ayrıldı.
Fenerbahçemizden artık beklediğimiz; önümüzdeki seneye ilişkin umut veren
işaretler içeren bu geceki oyununu kalan 4 lig ve 1 kupa maçında bizlere
izletmeye devam etmesi ve sezonu 25 senelik hasreti gidererek kapatması...
Son iki haftada bu motivasyon
kaybıyla sahaya çıkan Fenerbahçe'mizin sırasıyla Ankaraspor ve Ankaragücü
karşılaşmalarında aldığı skorlar açıkçası bunun için çok da şaşırtmadı
beni. Geçen hafta oynanan Ankaragücü karşılaşmasında düştüğü sıkıntılı
anlarda taraftarının da yuhalamalarıyla karşılaşan Fenerbahçemiz bir anda
çantada keklik gibi görülmeye başlandı. Beşiktaş için tehlike de işte
zaten burada başladı... Aragones'in cezası sona eren
Volkan ve Semih ile sakatlıktan kurtulan Emre'yi ilk onbire aldığı karşılaşmada
en önemli hamlesi Gökhan Gönül'ü defansın ortasında oynatmasıydı.
Yasin'in yanında, sezon başındaki hatalarıyla güven vermeyen bir oyuncu
haline gelen Can'ı oynatmayı göze alamayan Aragones o mevkiyi Gökhan Gönül'e,
defansın sağını da Ali Bilgin'e teslim ederek Fenerbahçemizi; Volkan, Ali
Bilgin-Gökhan Gönül-Yasin-Roberto Carlos, Deivid-Emre-Selçuk-Uğur, Semih,
Guiza onbiri ile sahaya sürdü.
Önceki senelerdeki maçların
ilk dakikalarında kimi zaman karşılaştığımız o kısa süreli baskılı
oyunu bile gösteremeyen Beşiktaş'ı adeta sahadan silen bir Fenerbahçe
izletti bu onbir. Ta ki, Emre ile Deivid arasında yaşanan tartışmanın ardından
sahadaki onbir bozuluncaya kadar... İlk dakikalardan itibaren
ayağa hızlı paslarla rakip kaleye gitmeye başlayan; Guiza'yla, Selçuk'la
rakip kaleyi yoklayan Fenerbahçemiz Guiza'nın yaptığı aşırtma vuruşla
devreyi 1-0 önde kapatırken beklentim ikinci yarıda risk alacak Beşiktaş'a
karşı farkın daha da artması yönündeydi. Emre ve Selçuk'un defans ile
forvet arasındaki iletişimi Semih'le birlikte mükemmel bir şekilde sağlamasına,
Gökhan'ın da defanstaki başarılı futboluyla eşlik etmesi Fenerbahçe'yi
galibiyete yakın tutuyordu.
İnönü'de "Aynı Nakarat"
Turkcell Süper Ligi'nin 30'uncu haftasında İnönü'de Fenerbahçe rüzgarı
esti. Lig lideri Sivasspor'un gündüz oynanan karşılaşmada G.Antep'e
yenilmesiyle, bir anda Fenerbahçe'yi devirerek liderlik koltuğuna oturma hesapları
yapmaya başlayan Beşiktaş'a Fenerbahçemiz güzel bir ders verdi. Guiza ve Semih'in
gollerini, artık İnönü'de duymaya alıştığımız "şampiyonluk yarınlara kaldı"
nakaratı izledi. Fenerbahçe'yi hafife almanın faturası Beşiktaş'ın karşısına
çok daha ağır
bir skorla çıkmak üzereydi ki, sırasıyla Emre ve Semih'in saha
dışında kalması Beşiktaş'ı yaralı Fenerbahçenin gazabına uğramaktan
kurtardı.
Aragones'in Fenerbahçesi bu olmalı...
•
•KENDİ
YORUMUNU GÖNDER!
Galatasaray maçı öncesinde
oynadığımız Eskişehir karşılaşmasında kaybettiğimiz Edu'ya, GS maçının
ardından sakat Gökhan ve cezalı Volkan, Lugano ve Semih'i de eklememiz, puan
kaybıyla beraber takımın yaşadığı motivasyon kaybının yanına kadro
kurma sıkıntısını da eklemişti.
İkinci yarıya da golle başlayınca devre arasındaki inancım kuvvetlenmişti
ki, ekranlara Emre ile Deivid arasında yaşanan tartışma yansıdı. Saha içerisindeki
iki oyuncusu arasında bu tür bir gerilimle bir takımın önde olduğu bir karşılaşmayı
bile rahatlıkla bir anda rakibine sunabileceğini düşündüğümden
Aragones'in Emre-Deniz değişikliğini çok yerinde buldum. Sahanın en iyi
oyuncularından birini bu değişiklikle kenarı almak zorunda kalan Aragones,
aldığı darbelerle yerden kalkamaz hale gelen Semih'i de Kazım'la değiştirince
oyunun rengi bir anda değişti.
Bu değişikliklere kadar olan bölümde topu kontrolü altında tutan Fenerbahçemiz, bu dakikadan sonra skoru koruma ve Kazım'ın da süratinden yararlanarak kontraataklarla gol bulma arayışı içine girdi.
Ağlarımızda gördüğümüz gol Beşiktaş tribünlerinin son dakikaya kadar bir beraberlik golü için hevesle beklemesini ve takımlarını yuhalamamalarını sağlarken Fenerbahçemiz son 3 senede olduğu gibi İnönü'den bir defa daha galibiyetle ayrılmayı başarıyordu.
Son 3 senede sırasıyla Anelka, Kezman ve Alex tarafından susturulan Beşiktaş tribünlerini bu defa susturan sezonun suskun golcüsü Guiza oldu. Dileriz Guiza'nın gollerini, Fenerbahçe'nin bu futbolunu, Aragones'in oyundan aldığı oyunculara gösterdiği ilgiyi ve özellikle futbolcularımızdaki bu inancı bu sezon kalan maçlarda ve önümüzdeki sezonda görmeye devam ederiz.
Önce Denizlispor'un defterini dürmek, ardından da Kupayı müzemize götürmek istiyoruz...
Copyright © 2008 www.fenerbahceliyiz.biz Tüm hakları saklıdır. ™