17.12.2009
Geri Dönüş

Fenerbahçe 3-2 Ankaragücü, Fenerbahçe 1-0 Sheriff

Ligde Kayserispor maçından sonra verilen aradan güçsüz bir şekilde çıkan Fenerbahçemiz ligde art arda kaybettiği 3 maçın ardından kredisini tüketmişti. Avrupa Ligi'nde gruptaki zirve mücadelesine bitime bir hafta kala nokta koyan Twente galibiyeti bir çırpınışın işaretlerini verse de Eskişehir karşısında alınan mağlubiyet ligdeki 3 maçlık yenilgi serisini getiriyordu. İlk iki maçta takımın maça tutunmaya çalıştığı bölümlerde gelen hatalı düdükler karşısında kolay pes eden takım, Eskişehir maçında direncini arttırsa da Mustafa Kamil Abitoğlu'nun sert futbola taviz verme kisvesi altında Bilica'ya atılan tekmeye ve rakip kale önünde futbolcularımızın kucaklanarak savunulmalarına göz yumması takımdaki kıvılcımın ateş almasını biraz geciktirdi.

Geçen hafta Kadıköy'ün seyircisiz tribünleri önünde rakibimiz Ankaragücü'ydü. Ortaya konan futbol tatmin edici olmasa da mücadelemiz ve maçın sonlarında biraz da şansın yardımıyla mağlubiyet serisine bir son vermeyi başarmıştık. Alex'in iki golünün ardından galibiyet golüne Güiza'nın imza atması da ayrı bir moral kaynağıydı. Maçtan akıllarda kalan ise Özer'in sezon başından beri bulduğu en önemli şansı umut veren futboluyla çok iyi değerlendirmesiydi. Çelimsiz bir görüntüsü olmasına rağmen inatçı tarzı takımın isyan eden oyuncu ihtiyacına cevap verebilir. Bunun yanında topsuz oyundaki hareketliliği, top hakimiyeti ve akıl dolu paslarıyla Alex'siz Fenerbahçe'nin yaşadığı kısırlığa uzun vadede çözüm olması en büyük dileğimiz. Bunun için önünde uzun ve çetrefilli bir yol var. İnşallah çalışmayı sürdürerek Alex gibi bir Fenerbahçe efsanesi olmayı başarır.

Özer orta sahada rekabeti kızıştırdı.

Fenerbahçe - Sheriff Maçından Fotoğraflar için TIKLAYIN...
KENDİ YORUMUNU GÖNDER!


Uğur arzulu futboluyla umut verdi.

Carlos'un imza günü daha gün gibi akıllarda.

Ankaragücü galibiyeti takımın üzerindeki gerginliği atmak için önemliydi. Bu maçtan sonra devre arasına girmeden 3 farklı kulvarda çıkacağımız 3 maç vardı. İlki Avrupa Ligi'nde grubun kapanış karşılaşması olan Sheriff maçı, ikincisi ligde Trabzonspor deplasmanı, sonuncusu da Ziraat Türkiye Kupası'nda Tokatspor ile yapılacak açılış maçı. En risksiz olan Sheriff maçı kayıpsız geçildi. Maçın en önemli notları Uğur Boral, Deniz, Bekir, Volkan Babacan gibi az forma şansı bulan futbolcularımızın sevindirici performansları, rakibimiz ne kadar zayıf olsa da Uğur'un en parlak dönemlerini andıran mücadeleci ve fişek gibi futbolunu şık bir golle süslemesi, Fenerbahçemizin Avrupa Ligi grubunu 15 puanla lider tamamlaması ve Türkiye liglerinde forma giyen en büyük isimlerden biri olan Roberto Carlos'un Fenerbahçe formasıyla vedalaşmasıydı.

Umut Verenler

Volkan Babacan, Bekir-Lugano-Bilica-Santos, Özer-Deniz-Selçuk-Uğur, Semih-Güiza ilk 11'iyle sahaya çıkan ekibimizde Carlos'un yerine şans bulan Santos'un henüz yeterli seviyede olmasa da sorumluluk bilinciyle oynadığında sol bek için bir alternatif olabileceğini görmek Carlos'un ayrıldığı bir gecede biraz olsun içimize su serpti. Deniz profesyonelliğin kitabını yazarcasına her zaman hazır olduğunu gösterdi. Bekir forma şansı bulduğu ilk maçlardaki tutukluğu üzerinden atmış gibiydi. Kadıköy'ün atmosferine alışmak, o taraftar önünde hata yapıp ayakta kalabilmek kolay değil. Muhtemelen Trabzonspor deplasmanında Daum ikisini de ilk 11'de kullanacağı için Özer ve Mehmet Topuz birer devre şans buldular. Selçuk, Deniz'in aksine oynadıkça daha iyi olan bir oyuncu olduğu için üst üste oynadığı maç sayısı arttıkça oyun görüşü gelişiyor, daha az hata yapıp daha hızlı oynayabiliyor. Semih ve Güiza da mücadeleleriyle alkışı hakettiler. Semih ayrıca maçın sonucuna Uğur'a yaptığı asistle etki etti.

Güle Güle Roberto Carlos

Maçın sonlarında Roberto Carlos Fenerbahçe tribünleri önünde son kez oynama fırsatı bularak bizlerle vedalaştı. Onu tribünden veya ekran başından Fenerbahçe formasıyla izleme şansı bulmak bundan 10 sene önce kimsenin hayal edebileceği bir şey değildi. Son zamanlarda Rıdvan'ın dolduruşuyla haketmediği eleştiriler alsa da Fenerbahçe'nin hem sportif başarılar kazanmasında hem de dünyanın dört bir yanında Fenerbahçe adının tanınmasına yaptığı katkılardan dolayı Fenerbahçe'den kazandığını fazlasıyla haketmiştir. Ümit Özat'ın sağ ayağının dışıyla yaptığı ortalardan şikayet ederken dünyada sol bek denince akla gelen ilk isim olan Roberto Carlos giydi bu formayı. Belki bizimle bir Türkiye Ligi şampiyonluğu yaşayamadı ancak iki buçuk yılda hem tarihimizin en parlak avrupa başarısının mimarlarından birisi oldu hem de Türk futboluna renk kattı. Yolun açık olsun Roberto Carlos.
Neticede Roberto Carlos'un jübilesi tadında sona eren ve 1-0 kazandığımız Sheriff maçıyla bir Kadıköy akşamı geride kaldı. Bir futbol efsanesi Fenerbahçe efsanesinin bir parçası olarak aramızdan ayrılırken Fenerbahçemiz her zaman olduğu gibi yine yoluna devam ediyor. Gözlerimiz de Şenol Güneş ile yeni bir başlangıç yapan Trabzonspor ile yapacağımız önemli maça çevrilmiş durumda. İnşallah Trabzon'dan galibiyetle döner, devre arasına da bir daha bırakmamak üzere lider olarak gireriz.

Copyright © 2009 www.fenerbahceliyiz.biz Tüm hakları saklıdır.