07.02.2010
Altın Puan
Fenerbahçe 3-0 Bursaspor, Fenerbahçe 1-1 Diyarbakırspor |
Bu haftayı evde geçirdik. Önce kupada Bursaspor'u Ziraat Türkiye Kupası Çeyrek Final ilk maçında 3-0 mağlup eden takımımız bugün küme düşme hattında mücadele
veren Diyarbakırspor karşısında 2 puan bıraktı. Bursaspor maçında ortaya konan etkili futbol ve maçın ilk yarısında Santos, Lugano ve Semih'in golleriyle
elde edilen farklı sonuç sevindirirken son haftaların parlayan ismi Uğur Boral'ın ön çapraz bağlarının kopması moralleri bozan gelişme oldu.
Uğur Boral'ın sakatlığının ardından Özer'in onun bölgesinde görev yapması bekleniyordu. Ancak hafta içinde Özer'in ayağındaki platinden kaynaklanan ağrılarının
olduğuna dair gelen haberler endişe vericiydi. Herşeye rağmen Fenerbahçemiz Diyarbakırspor karşısına Özer'in de şans bulduğu bir 11 ile başladı.
(Volkan, Gökhan-Lugano-Bilica-Santos, Mehmet-Cristian-Emre-Özer, Alex, Semih)
Maçın ilk yarım saatlik bölümünde Diyarbakırspor Ziya Doğan'ın oyun karakterini sahaya yansıtınca Fenerbahçemiz oyun kurmakta zorlandı. Özer ve Mehmet'in de
katılımıyla pas trafiğini hızlandırıp Diyarbakırspor'u yormaya çalışan takımımız hızlandıkça artan pas hataları nedeniyle rakip kaleye gidemedi. Pas hatalarıyla
rakip ceza sahasına ulaşmadan biten hücumlar ilk yarının sonlarında yerini sonuçsuz da olsa kaleyi yoklayan gol girişimlerine bıraktı. Dakikalar ilerledikçe
ceza sahasına gömülen Diyarbakırspor'un imdadına ilk yarının bitiş düdüğü yetişti.
|
Son haftaların başarılı ismi Uğur sezonu kapattı.
|
•
|
•
|
•KENDİ
YORUMUNU GÖNDER!
|
|
Tarak kemiğinde ödem oluşan Özer maçı tamamlayamadı.
Mehmet Topuz kırmızı kart görerek kupa maçında cezalı duruma düştü.
|
İkinci yarıya aynı kadroyla devam eden takımımız Özer'in ilk dakikalarda sakatlanmasıyla oyuncu değişikliğine gitmek zorunda kaldı. Teknik Direktörümüz Christoph Daum Güiza'yı
Özer'in yerine oyuna alarak, hücum hattını kalabalıklaştırıp Gökhan Gönül ve Andre Santos'un kanattan verecekleri katkıyla hücumda çoğalma niyetinde olduğunu belli etti.
Ancak Güiza'nın oyuna girmesinden sonra 15-20 dakikalık bir bocalama sürecine girdik. En son denediğimizde Kasımpaşa karşısında ağır bir yenilgiyi beraberinde
getiren 4-3-1-2 düzeni orta üçlüyü oluşturabilecek en ideal oyuncuların (Mehmet-Cristian-Emre) varlığına rağmen sonuç vermedi. Bunda bek oyuncularının orta sahaya
yeterince katkı vermemesi ve ileri uçtaki oyuncularında orta sahaya yakın oynamamasının da katkısı olabilir. Zira orta sahamız sahanın her yerine yetişmekte zorlandı.
Bu noktada belki de daha başarılı olduğumuz sistemden taviz vermeden oynamak, bir başka deyişle Özer yerine Vederson'u kullanıp kanatları yine ikişer oyuncuyla
kullanmaya çalışmak daha aklı başında bir oyun ortaya çıkarabilirdi. Ama bütün bunları sahada işler yolunda gitmedikten sonra söylemek olaylara dışardan bakan
bizler için basit bir laf salatası olmaktan öteye geçmiyor.
Oyunda son 10 dakikaya girilirken Lugano sakatlık geçirerek yerini Deniz'e bıraktı. Aradan fazla bir zaman geçmeden Diyarbakırspor'un çok adamla geldiği bir pozisyonda
adam paylaşımını başarılı bir şekilde gerçekleştiremeyen takımımız Ayman'ın uzak mesafeden gönderdiği müthiş şuta engel olamayınca kalan süreden puanlar çıkarmaya
çalıştı.
Futbolcularımız maç boyunca mücadeleleriyle kazanmayı ne kadar istediklerini gösterseler de, istedikleri oyunu sahaya yansıtamadılar.
Tartışmasız penaltı olan Güiza'nın formasından tutularak düşürüldüğü pozisyon dışında rakip kale ağzında herşeye rağmen pozisyonlar bulduk. Golü yedikten sonra
moral bozmadan baskımızı arttırarak golü aradık. Bu baskı da 90'ıncı dakikada Santos'un kafasından beraberlik golünü getirdi. Maç boyuncu kontrolü eline alamayan
hakem Koray Gencerler kariyerindeki ikinci Fenerbahçe maçında en çok göze batan isim oldu. Kararlarındaki tutarsızlık tempoyla paralel olarak arttı. Bu da onun
hem fiziksel hem de mental
anlamda yetersiz olduğunun göstergesiydi. Maçın uzatma dakikaları da Koray Gençerler'in maçtaki zirve dakikaları oldu. 5 dakika olarak gösterilen uzatmalarda
önce Mehmet Topuz ile dalaşan futbolcuya kart dahi çıkartmayıp futbolcumuzu oyundan ihraç eden Gencerler, en az 1 dakikasında oyunun durmuş olduğu 5 dakikalık
uzatma süresinin tamamlanmasına 10 saniye kala maçı bitirerek Süper Lig'in ağırlığını kaldıramayacak bir hakem olduğunu gözler önüne serdi. Kendisi tahminen
önümüzdeki haftalarda iddiası olmayan orta sıra takımların maçlarında düdük çalarak sezonu tamamlayacaktır.
Hesapta olmayan bu puan kaybına rağmen liderliğimizi koruyoruz. Bugün Kadıköy'de ortaya çıkan tabloda verimli olmasa da Fenerbahçe taraftarının istediği mücadeleci
takım vardı. Bu mücadele tek başına şampiyonluk için yetmeyebilir ama futbolcunun sahada elinden geleni yapması bizleri mutlu etmeli. Ortaya konan oyun zamanla
düzelecektir.
|
Ligin ikinci yarısında gelecek için en çok endişe veren iki unsur Uğur, Özer ve Lugano ile baş gösteren sakatlık furyası ve Şükrü Saracoğlu Stadı'nın bozuk zemini.
Sakatlıklar sürekli oynayan oyuncuların üzerine yük bindirirken, bozuk zemin uzun süredir dile getirilen Fenerbahçe'nin fikstür avantajı olduğu iddiasını ortadan
kaldırıyor. Zira takımımız kendi evinde oynarken dahi adeta deplasman zeminlerinde oynuyor. Diyarbakırspor gibi planları oyun bozmak üzerine
kurulu takımların bugün istifade ettiği gibi Kadıköy'e gelecek diğer takımlar da bundan faydalanabilirler. Bu açıdan ligdeki tek puanlık fark, yürekli futbolcularımız,
ligi tanıyan teknik direktörümüz ve takımlarına sahip çıkmaya başlayan taraftarlarımız dışında yapay avantajlar yaratmanın anlamı yok. Önemli olan bu özelliklerimizin
farkında olup onları kaybatmemek için çalışmaktır. Camia olarak kenetlenip her maçta bugün olduğu kadar istekli olursak inşallah sezon sonunda şampiyonluğa ulaşan
taraf oluruz.
|
Copyright © 2010 www.fenerbahceliyiz.biz Tüm hakları saklıdır. ™