18.04.2010
Empatik Dejavu

Fenerbahçe 1-0 Beşiktaş

Beşiktaş'ın ağlama nobetiyle sonuçlanan bir derbi maçının ardından Beşiktaş aleyhine pozisyonların şişirilip Fenerbahçe üzerine yaşanan pozisyonların konuşulmadığı bir maçı daha geride bıraktık. Maçın hakemi Hüseyin Göçek'in kötü yönetimi değil Fenerbahçe'yi nasıl kayırdığı konuşulur oldu. Ligin ilk yarısındaki maçta Beşiktaş'ın elde ettiği galibiyetten sonra da benzer yöntemle Fırat Aydınus'un Fenerbahçe aleyhine verdiği kararların üzerinde durulmamış, maçın ilk dakikalarında veirlmeyen penaltımız elde edilen 3-0'lık skorla örtülmeye çalışılmıştı. Neticede oluşturulan hava Beşiktaş'ın maçı hakederek kazandığı yönünde olmuştu. Defansif bir kadroyla sahaya çıkan Beşiktaş'ı kendi sahasına hapseden Fenerbahçe ise sadece Beşiktaş aleyhine verilen kararların gündeme getirilmesiyle haksız bir galibiyet almış gibi değerlendirildi.

Emzikle özdeşleşen bir camia, Beşiktaş

Bu durumdan yola çıkarak Beşiktaş ile Fenerbahçe'nin gerek sezon içindeki gerekse maç içindeki konumlarını değiştirerek Beşiktaşlıların verilmesini arzu ettiği kararların Fenerbahçe'ye verildiği bir senaryo yazdım kendimce. Ortaya çıkan sonuç tek kelimeyle emzik oldu. Fenerbahçe düşmanlarını da arkalarına almalarının etkisiyle daha yüksek sesle ağlayan Beşiktaş camiası bunu her zaman yapıyor. Ağlamaya programlanmış bir camiadan da başka bir beklentimiz yoktu.

Durmak yok, yola devam!

Fenerbahçe - Beşiktaş Maçından Fotoğraflar için TIKLAYIN...
KENDİ YORUMUNU GÖNDER!


Alex buldu mu vurdu.

Gökhan omzundaki sakatlığına rağmen faydalı oldu.

Volkan penaltıyı kurtararak maça damgasını vurdu.

Yer Beşiktaş İnönü Stadı; şampiyonluk yarışındaki Beşiktaş Fenerbahçe'yi yarış dışı bırakıp Bursa'yla zirvede yalnız kalmanın hesaplarını yapıyor.

Daha maçın ikinci dakikasında Beşiktaş yaptığı şok presle gole gidiyor. Bobo'nun yay üzerinden çıkardığı enfes vuruş Volkan'ın çaresiz bakışları arasında ağlarla buluşuyor. 9 defans oyuncusuyla sahaya çıkan Fenerbahçe'nin hesapları alt üst. Şaşkına dönen futbolcular topu ayaklarında tutamadıkları gibi Beşiktaş'ın art arda gelen hücumlarına da engel olamıyorlar. Fenerbahçe kalesini sağlı sollu ataklarla ablukaya alan Beşiktaş önce Holosko, sonra Bobo'yla farka gitme şansını tepiyor. Ancak ne kaçan inanılmaz goller, ne Bobo'ya karşı karşıya pozisyonda kalkan hatalı bayrak, ne de defansın arkasına sarkan İbrahim Toraman'in altı pasta Lugano tarafından çekilmesini es geçen hakem Fırat Aydınus keyifleri bozabiliyor. Herkes takımdan emin. Rüştü ise hayatının en rahat ilk yarısını çıkarıyor.

Fenerbahçe ikinci yarıya değişiklikle başlıyor. Beşiktaş ise ilk yarıdaki tempoya rağmen durmak bilmiyor. Tello'nun müthiş pasıyla gelişen atakta Bilica Ernst'in hızla kaleye yöneldiğini fark edince hızını kesmek için formasından çekiyor, Ernst ise kurtulmak icin Bilica'yla boğuşmaya kalkınca bir pozisyon daha hiç oluyor. Hafta boyunca Fenerbahçe yönetimi Fırat Aydınus'un bu maça atanmasını eleştirmişti. Görünen o ki, Fırat Aydınus baskı altında kalmış, Fenerbahçe'ye çalışıyor. Zira maçın 60 dakikalık bölümü geride kalırken rakibini sürklase eden Beşiktaş son yarım saate iki kişi eksik kalan rakibi karşısında 3-0 önde girebilirdi.

Hakem Fırat Aydınus'un Fenerbahçe'yi oyunda tutma çabası takdire şayan. Maç Kadıköy'de oynanıyormuşçasına Fenerbahçe kollanıyor. Herşeye rağmen Beşiktaş savunması Fenerbahçe'nin defansif kadrosuna kaleyi kolay kolay gösterecek gibi değil.

Yorgunluk yaşanır mi sorusu akıllardayken Fenerbahçe üst üste iki kez korner kullanarak ilk kez Beşiktaş kalesine bu kadar yaklaşıyor. Ceza sahasına soldan girme çabasındaki Güiza'nın yerden gönderdigi sert orta kayarak müdahaleye hazırlanan Ferrari'nin yerle bitişik eline çok kısa bir mesafeden çarpıyor. Fırat Aydınus mal bulmuş mağribi gibi penaltı noktasını gösteriyor. Bu dakikada akıllar önce Beşiktaş'ın verilmeyen iki net kırmızı kartlık penaltısına gidiyor. Beşiktaş karşısında hiçbir varlık gösteremeyen Fenerbahçe ceza sahasına girdigi nadir pozisyonlardan birinde ilk fırsatta penaltı kazanıyor.

Eşitliği sağlayan Fenerbahçe 5 dakika geçmeden ikinci kez penaltı kazanıyor. Ani bir atakta penaltı noktası civarında topla buluşan Güiza topu ıskalıyor, İbrahim Kaş topu kaybetmiş olan Güiza'ya çarpınca Fenerbahçe lehine verilen kolay penaltılara bir yenisi daha ekleniyor. Bu sezon henuz penaltı atamamış olan Beşiktaş adeta kendi evinde deplasman takımı muamelesi görüyor. Rakibini zor durumlara düşürdüğü bir maçta 1-0 üstünlükten evinde 2-1 yenik duruma düşüyor. İşin tuhaf tarafı penaltı kararı verildikten sonra İbrahim Kaş anlamsız yere iki sarı kart görerek oyun dışı bırakılıyor.

Kalan dakikalarda sertliğin dozunu iyice arttıran Fenerbahçe'nin eksik kalmaması için gösterilen gayret dikkat çekici. Omzuyla Tello'nun elmacık kemiğini kıran Selçuk'un maçı kart görmeden tamamlamasi bu sürecin kritik kararlarından biriydi. Diğer taraftan Alex'in Holosko'ya taç çizgisinde attığı yumruğu hiçbir hakem yakalayamazken, maçın sonlarında Vederson'un krampon darbelerine maruz kalan İbrahim Toraman'in isyanı haksız yere kırmızı kartla cezalandırıldı. Pozisyona sebebiyet veren Vederson'un acı içindeki Toraman ile ayni cezayı alması ise çok tartışılacak.


Beşiktaşlı bir yönetici maçın ardından yaptığı açıklamada hafta boyunca atamayı eleştirip Fırat Aydınus'u baskı altına alan Fenerbahçe'ye ateş püskürürken, "Ligin ilk yarısında Kadiköy'deki maçta Hüseyin Göçek vermediği penaltıyla 3-0'lık yenilgiye zemin hazırlamıştı. Bu gece de evimizde katledildik. Beşiktaş'ın farkı açmaması için uğraşılıyor. Ama biz hakemleri de yenip şampiyonluğa ulaşacağız. Aksi halde bu seneki şampiyonluğun gölgeli olmadığını söylemek mümkün değil." sözleriyle isyanını sürdürdü. Bir basın mensubunun İbrahim Kaş'ın penaltı noktasını eşelediği gerekçesiyle ikinci sarıdan kırmızı kart görmesi hakkındaki pozisyonu sorması üzerine Beşiktaşlı yönetici gülümseyerek "40 bin kişi tribünde, 70 milyon ekran başında izledi. İbrahim Kaş böyle bir şey yapsa Fenerbahçeli Musa Çözen mutlaka onu bulur tüm futbol kamuoyunun gözüne sokardı. Toraman ve Ernst'in kırmızı kartlık penaltılarını görmeyen hakemler bunu nasıl gördüler bilmiyorum. Dediğim gibi Fenerbahçe her zaman olduğu gibi hakem oyunlarıyla kendisini yarışta tutmayı başardı. Bizler ise Beşiktaşlılık duruşumuzu bozmadan yetkilileri göreve davet ediyoruz. Kanunun bize verdiği yetkiyi sonuna kadar kullanacağız. Bizi üzen, sesi çok çıkana Futbol Federasyonu ve Merkez Hakem Kurulu'nun taviz vermesidir. Fırat Aydınus'u ezen Fenerbahçe bugün istediğini alan taraf olmuştur. Birazdan yapılacak yönetim kurulu toplantımızdan radikal kararlar çıkabilir." diyerek sözlerini noktaladı.

Copyright © 2010 www.fenerbahceliyiz.biz Tüm hakları saklıdır.