24.04.2011
Efsane Geri Döndü

Bucaspor 3-5 Fenerbahçe, Fenerbahçe 1-0 Gaziantepspor

Ulusoy gittikten sonra Türkiye'de hakem kararlarındaki yanlışlarda "hata" oranının "kasıt" üzerinde üstünlük kurduğu iyimserliğiyle takip eder olduk maçları. Bu nedenle Kuddusi Müftüoğlu'nun Bursaspor maçında es geçtiği penaltıları onun şahsi Fenerbahçe nefretine verdik. Gaziantepspor maçında ortaya çıkan hakem ise eski günleri hatırlattı. Son zamanlarda gördüğüm en taraflı maç yönetiminin ardındaki Hüseyin Göçek Fenerbahçe'nin en az hasarla geçmek için azami gayret gösterdiği süreci baltalamak için elinden geleni yaptı. Verdiği ve vermediği kararlarla sahadaki futbolcuları, tribünleri ve ekran başında maçı takip eden aklıselim sahibi herkesi çılgına çevirdi. "Kimin nesidir?", "Nedir bu nefretin kaynağı?" diye soruşturmaya kalmadan Göçek'in Galatasaray formalı fotoğrafı düştü gündeme. Çok önemli mi? Değil, ama o yönetimin ardından formasız da çıksa şaşırmazdım. Eski düzenin kırıntılarının varlığıdır asıl rahatsız eden. Göçek Santos'a Duacı Göçek yönetiminde Antep karşısında birinci dakikada Alex'in penaltısı es geçildi, 21'de Niang'ın penaltısı verilmedi, üstüne hakemi aldatmaya çalıştığı iddiasıyla aldığı sarı kart Niang'ı Bucaspor maçında cezalı duruma düşürdü. Maç boyunca Lugano'yu ceza sahasında güreş maçındaymışcasına savunmaya çalışan sarı kartlı Emre'ye ikinci sarı kartı maç boyunca çıkmadı. Bu pozisyonlardan birinde verilmesi gereken bir başka penaltı daha heba oldu. Kartı olmayan futbolcuya kart verirken cömert, olmayana ise fazlasıyla hoşgörülü davrandı. Neticede kartların adalet ve maçın selameti için değil laf olsun diye çıktığını anladık. Hakem Göçek'in ağırlıkla Fenerbahçe aleyhine gösterdiği adaletsiz yönetimin ardından imdada bir mucize golü yetişti. Stoch'un maçın uzatma anlarında direkten dönen şutunu tamamlayan Andre Santos 3 puanın hakeden tarafa gitmesini sağladı. Maçtaki 2-3 doğru karardan birisi de bu pozisyonda Andre Santos'a ofsayt bayrağının kalkmamış olmasıydı.

Antep maçının yıldızı...

• Fenerbahçe - Gaziantepspor Maçından Fotoğraflar için TIKLAYIN...
•KENDİ YORUMUNU GÖNDER!
Stoch oyuna sonradan girdiği iki maçtada oyunun kaderini değiştirdi. Kaptan İzmir'de sazı eline aldı... Güiza ağladı, ağlattı.	Skandal İddia Hüseyin Göçek ile yardımcı hakem Alpaslan Dedeş arasında Niang'ın penaltı pozisyonu esnasında geçtiği iddia edilen diyalog ise ilginç bir detay olarak kayıtlara geçti. Vatan Gazetesi'nden Tayfun Bayındır imzalı habere göre yardımcı hakem Dedeş hakemi 3 defa penaltı diye uyarmasına rağmen Hüseyin Göçek kulak asmayıp Niang'a sarı kart göstermek üzere Senegalli'ye yönelir. Diğer 2 hakemin net bir şekilde duyduğu ikazları Hüseyin Göçek duymaz. Bununla da kalmayıp "Hoca sarıya gitme, pozisyon penaltı" uyarısına da kulak asmayan Göçek yıldız futbolcuyu sarı kartla cezalandırır. Öte yandan hakem kararlarının sadece bu iddialar ışığında değerlendirilince adaletsiz bir hal aldığı iddiasında değiliz. Güneş balçıkla sıvanmaz. Maçtaki yönetimin Fenerbahçe aleyhine olduğunu iddia etmek için sarı-lacivert gözlüklere gerek yok. Ancak bu diyalogların doğruluğu vahim olan bir yönetimi artniyetli ve kötü hale sokar ki, bu da mevcut federasyonun kabusu olmalıdır. Atalarımız Doğru Demiş Bu hafta Trabzonspor Eskişehirspor deplasmanında aldığı beraberlikle Fenerbahçemiz'in Bucaspor maçının anlamını kat kat arttırdı. Trabzonspor'un ligin ikinci yarısında çıktığı 13 karşılaşmada hepsi tek farklı 8 galibiyet, 4 beraberlik ve bize karşı aldığı tek yenilgisi bulunuyor. Bu tablo atalarımızın çekirgelerin sıçrama kabiliyetleri üzerine söylediklerini istatistiksel olarak haklı çıkarıyor. Neticede çekirge bu hafta tökezledi ve Fenerbahçemiz liderliğe göz kırptı. İzmir deplasmanından alınacak galibiyet Fenerbahçemiz için liderlik anlamına geliyordu. Fenerbahçemiz sahaya cezası ve sakatlığı bulunan Niang ve yine sakatlıkları bulunan Selçuk ve Dia'dan yoksun çıktı (Volkan, Gökhan-Lugano-Yobo-Santos, Mehmet-Cristian-Emre-Caner, Alex-Semih). Ancak özellikle ilk yarıdaki görüntümüz maçın önemiyle paralellik göstermedi. Maçın başında Buca'nın Musa Aydın'ın kafasıyla bulduğu gol bile uyanmamız için yeterli olmadı. Emre'nin mükemmel bir golle kısa sürede eşitliği sağlamasıydı belki de buna neden olan. İlk yarının sonlarında Buca'nın tekrar öne geçmesi "Artık uyanma vakti" dedirtti. İzmir'in havası ağır gelmiş olacak ki, ancak ikinci yarıda Abdulkadir'in ikinci Bucaspor'un 3'üncü golü gelince ayaklandık. Gökhan'ın sağdan ortasının Ediz'in koluna çarpması neticesinde kazanılan penaltı Alex'in plasesiyle gole dönüştü. Hakemlerin ilk yarıda benzer hatta daha bariz bir pozisyonda iki futbolcunun birden eline çarpan topu görmedikleri halde bu pozisyonda net bir şekilde penaltı noktasını göstermesi ilginçti. Sanırım durumun 3-1 olması Bünyamin Gezer'i penaltı çalma konusunda daha da cesaretlendirdi. Yoksa tıpkı ilk yarıda skorda eşitlik varken görmemezlikten gelinen penaltı gibi bunun da örtbas edilmesi Fenerbahçe cephesinden kimseyi şaşırtmazdı. Güiza'nın Efsane Dönüşü ile Efsane Geri Döndü Neticede bu penaltı umutları yeşertti, hemen ardından Alex'in kafayla bulduğu gol de zaferin habercisiydi. Aykut Kocaman'ın oyuna Caner'in yerine Stoch'u aldıktan sonra nasıl bir hamle yapacağı merak konusuydu. Niang'ın yokluğunda ileri uçta yedekler arasında sadece Güiza bulunuyordu. Bu sezon aldığı sürenin toplamı 90 dakika etmeyen bir futbolcunun oyuna girişi neyi değiştirebilirdi ki? Geçen sezon kaçan şampiyonluk senaryosunun baş rol oyuncularından biri olarak görülen, sezon başında Aykut Kocaman'ın takımında görmek istemediğini açık bir şekilde belirttiği Güiza'nın oyuna alınması başlı başına bir kumar gibiydi. Ancak İspanyol, görev geldiğinde sahneye çıkıp belki de sezonun en önemli golüne imza attı. İşte burada anladık ki, artık geri dönüşü olmayan bir yola girildi. Orada o gol atılacaktı, bu maç yazısında "Efsane Geri Döndü" diyebilmemiz için o golün atılması gerekiyordu. Tıpkı 2001'deki gibi birinin atması ve 4 olması gerekiyordu. O zaman takımın en etkili silahlarından biri Rapajiç idi sahnedeki, bugün ise Güiza oldu. Geçen hafta hakeme rağmen alınan galibiyetin ardından bu haftada siyahla beyaz gibi gelişen maçta Efsane'ye yakışanı gördük. Son dakikalarda Santos'un attığı golle 3-1'den 5-3'lük bir galibiyet elde eden Fenerbahçemiz şampiyonluk görsellerini süsleyecek maçlardan birini daha ardında bıraktı. Bundan sonra yapılması gereken iki kere elimizden kayıp giden şampiyonluk kupasını herşey elimizdeyken almak olacak. Geri sayım başladı. Hedef 4'te 4.