ARŞİVDEN SON HABERLER: Fenerbahçe 6-0 Sakaryaspor, Fenerbahçe 1-3 Lyon, Gaziantepspor 0-1 Fenerbahçe www.fenerbahceliyiz.biz


30.10.2004

Çirkeflik "Beşik"ten Mezara Kadar!
Beşiktaş 2-1 Fenerbahçe

Fenerbahçemiz kümede kalma mücadelesi veren rakibi Beşiktaş'a İnönü Stadı'nda 2-1 kaybederek ligdeki ilk yenilgisini aldı. Karşılaşmanın hakemi Fırat Aydınus maçtan günler önce Beşiktaşlı yöneticiler tarafından endişeyle karşılanmaya başlanınca aslında Beşiktaş'ın oyun stratejisi de az çok kendisini belli etmişti. Rakibimiz uzak doğu sporlarındaki maharetlerini sergileyip rakibini sindirmeyi ve bireysel hatalardan da faydalanıp gol bulmayı hedefliyordu.

Hakem Fırat Aydınus aslında maça fena başlamadı. Beşiktaşlıların sertliklerine gerekli düdükleri çalmaya gayret etti. Ancak tekmeler o kadar olağan bir hal aldı ki, Fırat Aydınus adeta tekmelere karşı bağışıklık kazandı. Elini cebine götürme cesareti yoktu, zaten olsa gayet mantıklı sebeplere dayanacak 3 kırmızı kartla Beşiktaş'ı perişan bırakabilirdi. Ama maçtan önce yaratılan atmosfer ve taraftara karşı duyduğu bariz ürkeklik genç hakemin facia bir yönetim göstermesine sebep oldu.




Aziz Pierre, azizliğini gösterdi.
KENDİ YORUMUNU EKLE!


"Önemli maçlarda gol yememeyi öğrenmemiz lazım."

Nobre yüzüne yediği tekme sonucu yerini Murat'a bıraktı.

Penaltı pozisyonunun mimarı Luciano son dakikalarda beraberlik sayısını atamadı.

Maçı kaybettik, sağlık olsun. Daha önce de düşme hattındaki takımlara kaybettiğimiz maçlar oldu. Bu bir ilk değil. Asıl üzüntümüz şişirilen bir hakemin daha ilk senesinde bu büyük baskı altında ezilerek kaybedilmesidir. Sahada iyiniyetini her fırsatta belli eden bir takımın bu iyiniyeti hiçbir şekilde destek görmemiş, çirkeflik sahadan 3 puanla galip ayrılmıştır.

BIRAK FUTBOLU ZİBİDİ, ADAM OL ADAM!:

Beşiktaş'ta uygulanabilen tek futbol anlayışı, dan dun felsefesinin, baş kahramanlarından John Carew başlardaki şapka çıkarttıran performansını kibir ve ahlaksızlığa dönüştürerek gecenin kahramanı oldu. Kendisinden 10 yaş büyük, başlı başına bir futbolculuk abidesi olan, Pierre van Hooijdonk'un elini sıkıp sahadan ayrılması gerekirken düşme hattından kurtulmanın getirdiği kibirle tokat atmak da ancak siyah-beyaz forma altındaki bir futbolcuya yakışırdı.

Carew, Pierre'in Beşiktaş kalesine girmesi muhtemel ayağına basarken Beşiktaşlıların "agresif forvet istiyoruz" bağırışlarının da resmini çiziyordu. Allah'a bin şükür, bir Fenerbahçeli sahaya baktığında Carew, Emre Aşık, Okan, İ.Üzülmez, Sergen gibi futbol dışında her türlü amacı olan futbolculara zoraki destek vermek durumunda değil. Fenerbahçe'yi bugün Türkiye'de gıptayla bakılan bir futbol takımı haline getiren özellik de aslında bu. Dünkü çocuk, elin zirzobu Carew, van Hooijdonk'a artistlik yaparken, buna göz yuman, hatta van Hooijdonk'u cezalandıran zihniyet utansın. Türkiye, dünya 3. olsa da bu ithal maymunlara özenerek dünya Fairplay listedende tersten zirveyi zorluyor. Gün gelecek, futbolculuğun yanında kaptan Ümit gibi, van Hooijdonk gibi, Rüştü gibi kısaca Fenerbahçe formasını sırtına geçirip önemini kavrayan her futbolcu gibi, adam olmanın da ne kadar önemli olduğunu da öğreneceksiniz.

FENERBAHÇE NE YAPTI?:

Sahada pislikler ve ezilmemek için ezen hakem müsvettesi dışında bir de Fenerbahçe vardı. Sahaya beklenenin dışında Tuncay yerine Fabiano ile çıkan ekibimiz bu hamleyle kanatları etkili kullanmayı hedefledi. Bunu da özellikle son 20 dakikada gayet iyi yaptı. Carew'in golünde Servet'in, M.Doğan'ın golünde Nobre'nin zamanlama hataları çok basit golleri kalemizde görmemize sebebiyet verdi. Neyseki penaltıyla ibreyi yine kendimize çevirdik. Risk alarak Servet'i de oyundan çıkaran Daum aslında yapılması gerekeni yaptı. Hocamız, gerektiğinde her türlü riski almasını biliyor. Yaptığı değişikliklerle 10 kişi kalmış Beşiktaş'ı ablukaya alarak bunun ispatını sahada futbolcularımız yaptı. Ama futbolda şansınız yaver gitmeyince olmuyor. Zaten iş ahlakı olmayan, meslektaşına saygı duymayan bir rakiple oynuyorsunuz, hakemin rakibe kart göstermek için eli cebine varmıyor, bir de Çağdaş son 10 dakikada elinizden Nobre'yi çekip alınca, şansa bel bağlamak durumundasınız.




Son dakikalarda Luciano'nun direği sıyıran kafası, Nobre'nin sakatlanma pozisyonunda kalkan tabana verilmeyen çift vuruş maçın kader dakikaları olarak göze çarptı.

Fenerbahçe taraftarı Şampiyonlar Ligi'nde kader maçımız olarak gözüken Lyon deplasmanına gözlerini çevirdi. Teknik Direktörümüz, Christoph Daum'un deyimiyle sevinçlerimizi ve hüzünlerimizi 24 saat yaşama hakkına sahibiz. Önümüzdeki Lyon maçı Şampiyonlar Ligi'ne devam edip etmeyeceğimizin belirleneceği bir maç. Nobre'nin de suratına gelen tekmeden dolayı oynayamayacağını düşünürsek gerçekten zorlu bir maç olacak. Akıllı bir oyunla Lyon'dan 3 puanla ayrılacağımıza inanıyorum.

Dualarımız Fenerbahçemizin yanında...




CANINIZ SAĞOLSUN!


Aurelio canla başla mücadele etti.

Bu aksam Inonu Stadinda rakip diye karsimiza cikan takimin, goruldu ki tek bir amaci vardi mumkun olan maksimum sertligi gosterip futbolcularimizi sindirmek, nitekim bunda da basarili oldular.

Okan, Alex'imizin bilegine arkadan basiyor, ardindan arkadan gelip kamyon carpmis gibi carpiyor, sayin Aydinus gozlerinin onundeki bu olaylari seyrediyor... Bu pozisyonlardan cesaret aldikca da oyundaki sertlik artiyordu haliyle.

Oncelikle sunu soylemeliyiz, oyunu net bir skorla alacak oyunu sahaya yansitamadik. Bunda, mactan once 16 la onde olmamizin etkisi buyuk. Bunun yaninda Besiktas icin bu macin artik son bir sans olmasinin da elbette payi var. Onlar maca daha cok konsantre olmuslardi apacik.

Yedigimiz ilk golde, oyunda kaldigi sure icerisinde canla basla mucadele eden Servet'in topu Carew'in ayagindan iskalamasi, ikinci golde Nobre'nin Mustafa kazmasini kaale almamasi sanssiz anlar olarak akillarimizda kaldi.


 
Elbette bu sanssiz anlar kadar bir de pisliklerin ortaya ciktigi anlar var. Onceki senelerde Fenerbahceye gol atti diye orasini burasini karistiranlari da bu stadda gordugumuz icin boyle goruntulere aliskiniz. Carew denen terbiye yoksunu Pierre van Hooijdonk'umuzun ayagina basti, tekme atti, yetmedi oyundan cikarken ukalaca el-kol hareketi yapti ama sonucta ne oldu: Pierre van Hoiijdonk sari kart gordu ! Umarim sayin Aydinus, Carew'in bu hareketlerini gormedigi icin onu oyundan atmadi, aksi takdirde onun da Turk hakemleri arasindaki yerinin pek farkli olmayacagini dusunmek zorunda kalacagiz.

Aglara giden topumuzu bize avantaj saglamak istercesine elleriyle kesen ve takimini 10 kisi birakan Ibrahim sahayi terkederken skoru da 2-1'e getirdik, ancak kalan dakikalarda ne yazik ki aradigimiz golu bulamadik ve sahadan maglubiyetle ayrilmak durumunda kaldik. 10 kisi kaldiktan sonra da sertliklerle dolu futboluna devam eden besiktasli futbolcular kontrolsuz hareketleri sonucu Nobre'mizin de kasindan-boynundan yaralanmasina sebep oldular. Son dakikalari Nobre'siz tamamlarken Pierre'in ve Luciano'nun yandan auta giden kafa toplari besiktaslilara derin nefes aldirirken bizler icin de kayip 3 puan olarak karsimiza cikti.

Besiktaslilari tebrik ediyoruz. Sertliklerle ve pisliklerle dolu futbollari sonucu Fenerbahcemizle puan farkini 13'e indirdiler. Dileriz bu sert ve pis oyunu tum sene sadece boyle acemi hakemlerin yonettigi karsilasmalarda degil tum karsilasmalarda sergilerler ve hicbir maci 11 kisi tamamlayamazlar.

Gecen hafta sonu oynanan Sakaryaspor karsilasmasinda tribunlerle arasinda olan olaylar nedeniyle yedege cekilen Tuncay'in yerine oynayan Fabiano, Tuncay'la cok zit karakterlerde oynayan bir futbolcu. Tuncay hucum presi severken, Fabiano on liberoda Aurelio'ya yardimci olan bir savunma anlayisi icerinde top kapmayi ve kanattan sifira inip orta yapmayi seviyor. Tuncay daha cok driplinglerle ilerlemeyi severken, Fabiano tek paslarla ilerlemeyi tercih ediyor, tipki Alex de Souza gibi. Ilerleyen haftalarda, Tuncay'in oynadigi yerde olmasa bile, Fabiano'nun sahada daha fazla yer alacagini tahmin ediyorum.

Aurelio-Luciano-Servet-Nobre yine canla basla mucadele ettiler. Solda Umit diger maclardaki kadar ofansta ortalariyla etkili olamadi. Hooijdonk'umuzun kendisine yapilan onca terbiyesizlige karsi uzerindeki formaya yakisan bir sekilde tepki vermesi, onlarla aramizda farki apacik gozler onune serdi. Ne mutlu Fenerbahceliyiz ki, Ibrahim Uzulmez gibi bir pisligin ve dusuncesizin, Emre-Sergen-Carew gibi serserilerin oynadigi takimi desteklemek zorunda kalmiyoruz. Futbolcularimizdan her donemde on onemli beklentim bu olmustur: Her ne sartta olursa olsun rakibe kasti hareket yapmamalari ve terbiyeyi on planda tutmalari. Ne mutlu ki su anki kadromuzda bunlari yapan bir oyuncumuz dahi yok. Birakalim terbiyesiz hareketler sahibinin olsun.





Fabiano sol kanadı iyi kullandı.

Servet maç boyu bir pislikle didişti.

Al şu sazı eline Alex.

Inonuden 2-1 maglubiyetle ayrildik. Kaybettigimiz 3 puan kadar Nobre'nin sakatligi da bizleri uzdu. Hafta ici Fransa'da Lyon ile Sampiyonlar Ligi karsilasmasina cikacak takimimiz icin Nobre'nin olmamasi onemli bir kayip olur. Dileriz Nobre'nin sakatligi Carsamba gunune kadar duzelecek ve Lyon'a karsi sahadaki yerini alarak bizleri sevince bogan gollerine Fransa'da devam edecektir.

Hayirli yolculuklar cocuklar. Fransada gercek Fenerbahceyi sahaya yansitan bir futbol oynayarak, Alex de Souza'nin onderliginde Fransadan 3 puanla donmenizi ve Sampiyonlar Liginde de yeniden bizleri guldurmenizi bekliyoruz. Haftaya mabedde gorusmek uzere...





Copyright © 2004 www.fenerbahceliyiz.biz Tüm hakları saklıdır. ™