| Fenerbahçe 3-4 Beşiktaş | |
Türkiye Süper Liginde bitime 7 hafta kala sahamızda oynadığımız karşılaşmada beşiktaşa 4-3 yenildik. Maçın başından sonuna kadar oyuna hakim olan Fenerbahçemiz; üstün ve baskılı oyuna karşın aradığı golü ablukaya aldığı Beşiktaş kalesine bir türlü sokamadı ve jimnastik kulübünün şanslı golleriyle sahadan mağlup ayrıldık. Ligin bitimine 6 hafta kala ikinci gs ile aramızda 4 puan fark var ve liderliğimiz sürüyor. Bugün böylesine üstün oynadığımız bir maç sırasında bile aldığımız mağlubiyet nedeniyle tribünde futbolculardan kendisine hedef arayan taraftar bozuntularını görmek çok üzücü. Maç bitince pislikleri alkışlayan taraftar bozuntuları da ikinci bir üzüntü kaynağı. Rakip takım futbol oynasa hadi alkışlayın da, adamlar futboldan zerre haberleri olmadan kapansın bütün maç, taraftarları küfretsin başkanına futbolcularına; sen onları alkışla... Böyle yapmak için geliyorsan Kadıköy’e “Lütfen şu Kadıköy’den bi defolsana!”... Maçın skorundan çok beni üzen bu görüntülerden sonra gelelim maça. 
Altın Kafa Luciano Beşiktaş'a da yazdı. | |
| • Maçtan Fotoğraflar için TIKLAYIN! | |
| • KENDİ YORUMUNU EKLE! | |
 Alex Tayfur'un tekmelerine iki golle cevap verdi.  Anelka yeni yerinde süründürdü.  Deniz Servet'i aratmadı.  Tuncay yüksek performans sergiledi ama istediğini veremedi.
Maç Öncesi |
beştaşlı taraftarlar kendilerine yakışan bir şekilde Kadıköy’e intikal ettiklerinde saatler 17.00’yi gösteriyordu. Yaza merhaba diyen bir havada olduğumuzdan olacak geldikleri otobüsün camlarını parçalayarak camlardan dışarı fışkıran yamyamlar taraftarlarımızı tahrik etmek için ellerinden geleni yaptılar. Ellerindeki cam parçalarını sağa-sola saçan serseriler tribünde de maç boyunca pisliklerinden ödün vermeden kişnediler. Bunun yanında taraftarlarımız mümkün olduğunca kendilerine beşiktaş tribünlerinden atılanlara karşılık vermemeye çalışırken, sarı-lacivert renklerin hakim olduğu tribünlerde de muhteşem görüntüler yaşandı. Fenerbahçemizin sahaya çıkışıyla 3 tribünde birden açılan pankartlar ve maraton alt tribündeki kareografi şovu görülmeye değerdi. Ta ki İstiklal marşımızı bile söylemeye tahammülü olmayan pisliklerin İstiklal Marşımız sırasındaki küfürlerine kadar. Kadıköy’de elinden gelen pisliği ardına koymayan yamyamların yeni hedefi milli marşımızdı. Saha sola devamlı pislik saçan ve bunu yaşam biçimi haline getirmiş olan bu gruba Allah’tan hidayet diliyoruz... İlk Yarı Fenerbahçemiz karşılaşmaya kalede Rüştü, geri dörtlüde Önder-Luciano-Deniz-Ümit, ön liberoda Aurelio-Selçuk, onların önünde Anelka-Alex-Tuncay, ve ileride Nobre onbiri ile başladı. Karşılaşmanın başlama düdüğü ile birlikte sezonun belki de en güzel futbolu Kadıköy’de sergilenmeye başlandı. Fenerbahçemiz sağdan Anelka, soldan Tuncay’ın getirdiği toplarla beşiktaş defansını kevgire çevirirken; Ali Güneş’in Anelka karşısındaki acziyetine daha fazla dayanmayan Rıza efendi, sahadaki ilk taktiksel değişikliğe 10.ncu dakikada başvurarak Ali ile İbrahim’im yerlerini değiştirdi. Tuncay, Selçuk, Anelka, Alex ve Nobre ile baskı kurduğumuz beşiktaş kalesine henüz gol atamadığımız 27.nci dakikaya geldiğimizde istatistiklere gore %64’e %36’lık top hakimiyeti üstünlüğü ile beşiktaşı eziyorduk ki ballı beşiktaş karambolde bulduğu bir pozisyonda 1-0 öne geçti. Karşılaşmanın hakeminin oyuna katkısından bahsetmeden geçemeyeceğim. Anelka’nın önüne gelenin belini kırmasıyla başedemeyen beştaşlılar çareyi Anelka’nın belini tekmelemekte bulunca, bekledik ki hakem Bülent Demirlek karete görüntülerinin sahalarımızda sergilenmesine izin vermesin. Ama nerdeee! Bülent Demirlek Alex’e, Anelka’ya, Nobre’ye yapılan hareketlerde bırakın sarı kartını kullanmayı faul çalmayı bile ıkınarak yapıyordu. Baskılı futbolumuz aradığımız golü nihayet 34.ncü dakikada getirdi ve Alex’in ortasında Selçuk’un bıraktığı topu rövaşatayla beşiktaş ağlarına gönderen Luciano skora dengeyi getiren golü attı. Golle birlikte iyice coşan Fenerbahçemiz 1 dakika sonra Alex’in vuruşunda üst düreği yalayan pozisyonda inanılmaz bir golden oldu. Durmak bilmeyen Fenerbahçemiz ne yazık ki aradığımız golü Tuncay’ın hızlı çıkışıyla yakaladığımız pozisyonlarda da bulamayınca, son dakikada Carew’le gelen bir duran top skoru devre arası öncesi 2-1’e getirdi. İkinci Yarı İkinci yarıya ilk yarının tersine daha kontrollü başlayan Fenerbahçemiz dakikalar ilerledikçe ilk yarıdaki futbola benzer görüntüler sergilemeye ve beşiktaş’ı sahasına hapsetmeye başladı. 60.ncı dakikadan itibaren tempoyu artıran ekibimiz skoru 2-2’ye getiren golü 70.nci dakikada Anelka’nın ortasında topu kafayla ağlara gönderen Alex’le buldu. Golün ardından Tuncay’ın şanssız bir şekilde sahamızda kaptırdığı topta, İbrahin Akın’ın uzaktan attığı şutun direğin dibine gitmesiyle yine bir şanssız gol yiyerek 3-2 geriye düşen Fenerbahçemiz baskısına devam etti. |
