ARŞİVDEN SON HABERLER: ZICO Fenerbahçe'de, Fikstür Kuraları, Başkan Geri Döndü, Peki Ya İstikrar?, "Rüya Takım" geri mi dönüyor?, Denizlispor 1-1 Fenerbahçe, Ulusoy'un Zaferi!!! www.fenerbahceliyiz.biz

 

 26.07.2006
100ncü Yıla Merhaba...
Fenerbahçe 4-0 B36 Torshavn

Şampiyonlar Ligi İkinci Tur Ön Eleme karşılaşmasında Şükrü Saracoğlu’nda Faroe Adaları’nın “B36 Torshavn” takımıyla karşılaşan Fenerbahçemiz 4-0’lık net bir galibiyetle yeni sezona, ve 22 Nisan 2006 tarihindeki 4-0’lık Galatasaray galibiyetinin ardından 3 aydır ayrı kaldığı taraftarlarımıza “merhaba” dedi.

Dilerim bu “merhaba”nın devamında Şampiyonlar Ligi’ne de bir “merhaba” demeyi başarır ve 100ncü yılımızda Şampiyonlar Ligi’nden uzak kalmayız.

Maç Öncesi :

Yönetim Cephesi:

Türkiye Kupası ve Süper Lig finallerinde yaşadığımız şokların ardından önce Aziz Yıldırım’ın istifası, daha sonra da son iki senede 3 şampiyonluk yaşatan hocamız Daum ile yolların ayrılmasıyla stresli aylar yaşadık.


Merhaba Zico
Maçtan Fotoğraflar için TIKLAYIN!
KENDİ YORUMUNU EKLE!

Tümer siftahı yaptı...


Taraftar, "Kal!" dedi.


Heryerdeydi...
Aziz Yıldırım’ın ikna olarak yeniden başkanlık koltuğuna oturması işlerin en azından tekrar rayına gireceği umudunu veriyordu ki, altyapının başına getirilen Hollanda’lı Joop Lensen ve ekibinin işine son verildiğini duyduk. Büyük umutlarla ve açıklamalarla altyapı kendilerine teslim edilen bu ekibin yerine ise Şenol Çorlu yönetiminde yeni bir ekip göreve getirildi. Ancak bütün bunlar ne yazık ki resmi sitemizde hiç yer almadan yaşandı.

Bu yaşananlar, kurumsallaşma yönünde büyük atılımlar yaptığı söylenen kulübümüzün ne yazık ki hala bir takım dedikodulara, gaza getirmelere göre karar verilerek yönetildiğini gösterdi bizlere.

Futbol Takımımız :

Tümer Metin ve Uğur Boral’ın transferleriyle orta sahada güçlenen kadromuz, Nobre ile yolların ayrılması ve yerine henüz bir forvet alınmamasıyla gol noktalarında güç kaybetmişti. Nobre ile yolların ayrılmasının ardından Anelka için de “gidecek-kalacak” tartışmalarının yapılması hücum oyuncusu ihtiyacımızı bir kat daha artırıyordu.

Aurelio’nun Mehmet adını alarak Türk vatandaşlığına geçmesiyle; Nobre’nin yerine alınacak yabancıdan başka 1 yabancı oyuncu için daha kontenjanımız olmuş oldu. Sezonun başlamasına artık 1 hafta kala yapacağımız 2 yabancı oyuncu transferinden eksik olarak çıktığımız Torshavn maçı sezon öncesi bir hazırlık maçı havasında geçti.

40000 kişilik bir ülkenin takımıyla oynadığımız maçın daha başka bir havada geçmesi de zaten mucize olurdu.

Fenerbahçemiz :

Luciano’nun sakatlığı nedeniyle yer almadığı karşılaşmada Fenerbahçemiz sahaya Rüştü, Serkan-Can-Önder-Ümit, Appiah-Aurelio-Tümer, Alex, Anelka-Tuncay onbiri ile çıktı.

Gol noktalarında etkili; Semih gibi, Nobre gibi “golcü” özelliği olan bir futbolcunun olmadığı onbirimiz rakibin zayıflığından yararlanmasını bildi ve bu eksikliği hissetmedi.

Deniz Barış’ın eşinin vefatı nedeniyle yapılan saygı duruşunun ardından başlayan karşılaşmada ayrıca; Lübnan’da bir insanlık dramına neden olan İsrail’e ve her geçen gün askerlerimizi şehit etmeye devam eden bölücü terör örgütü PKK’ya karşı da sloganlar atıldı.

Kuruluşunun 100ncü yılını kutlayan bu kulübün futbolcularının Kurtuluş Savaşı yıllarında cepheye cephane kaçırmaları ve bir çoğunun vatan uğrunda cephelerde şehit düşmeleri gibi, taraftarlarımız da Türkiye’nin etrafında yaşanan bu olaylara duyarsızlığına kalamayacaklarını tepkileriyle gösterdiler.




İlk Yarı :

Tümer’in ilk defa resmi bir karşılaşmada Fenerbahçe forması giydiği mücadeleye Fenerbahçemiz etkili başladı ve maç boyunca da bu etkili futbolu devam etti.

Bu gece izlediğimiz futbol ne kadar Zico’nun taktiğine dayalıydı orası ayrı bir konu ama teknik direktör değişikliğinin (yeni teknik direktörümüz, teknik direktör olarak pek bir kariyeri olmayan Zico bile olsa) takıma ve seyircilere hareket kazandırdığı görüldü. Daum isminden mümtaz basınımız tarafından bilinçli olarak yapılan yayınlarla soğutulan Fenerbahçe tribünleri yeni sezona Daum'la başlamamız durumunda nereye kadar onunla olurdu bilemiyorum.

15nci dakikada Anelka’nın ceza sahasında tekmelenerek indirilmesine karşılaşmanın hakemi seyirci kalırken, Fenerbahçemiz adeta buna sinirlenerek ceza sahası dışından kaleyi yoklayan Appiah'ın golüyle oyunda dengeyi bozdu.

Appiah gibi Tümer’in de ceza sahası dışından attığı golle farkı 2’ye çıkaran Fenerbahçemiz devreyi bu skorla kapattı. İkinci Yarı :

Fenerbahçemiz ikinci yarıya sağ kanattan sıfıra inen Anelka’nın ortasına dokunan Tuncay’ın attığı golle girerken, skoru tayin eden golü de karşılaşmanın son dakikasında Alex’in ortasında kafayla topu ağlara gönderen Önder’le buldu.

Yorum :

Fenerbahçemiz zayıf rakibi karşısında maç boyunca oyunun hakimi olurken kale önüne kadar indiği birçok pozisyonda topu ağlara gönderecek oyuncuyu ceza sahasında bir türlü bulamamanın sıkıntısını yaşadı.

Transfer söylentilerine karşın gayet istekli bir oyun sergileyen Anelka’nın karşı karşıya kaçırdığı pozisyonlar onun bitirici bir forvet olmadığını bir defa daha gösterdi. Nobre’nin yerine ileride oynayabilecek oyuncunun Tuncay olamayacağına da bu gece tanık olduk.

Anelka kaldığı takdirde Crespo gibi gol yollarında etkili bir transfer yaparak, bu ikiliyle Şampiyonlar Ligi’nde güçlü bir forvete sahip olabileceğimiz açık.

Orta sahada Tümer gayet etkili bir oyun sergilemesine karşın bir sol kanat oyuncusu olarak oynamaktan ziyade oyun kurucu olarak yeteneklerini daha iyi sergileyebileceğinin sinyallerini verdi. Nitekim onu güçlü bir ekibe karşı kanatta oynatmak o kanattan tehlikeli ataklar vermemize sebep olabilir.

Luciano’nun yokluğunda kadroda kendine yer bulan Can Arat’ın ise istekli oyununa karşın kademede yaptığı hatalara tanık olduk. Can Fenerbahçemizde inanılmaz bir gelişme kaydetdi. Ancak Şampiyonlar Ligi karşılaşmalarında kadroda yer almasının çok büyük risk olduğunu düşünüyorum.

Tuncay gol yollarında etkisiz kaldı.


En büyük Mehmet, bizim Aurelio!


Alex'in duran topları etkisiz kaldı.

Uğur Boral ve Kerim Zengin kısa süre sahada yer almalarına karşın bu süre içerisinde bile yeteneklerini sergileme fırsatını yaratmayı bildiler. İkisinin de Fenerbahçemizin 100ncü yılındaki başarılarında katkısının olacağına inanıyorum.

Hayırlı Olsun :

4-0’lık bir galibiyetle başladığımız sezonun, Fenerbahçemize hayırlı olmasını diliyor, yeni katılacak transferlerle Fenerbahçemizin 100ncü yıl kadrosunun şekillenmesini sabırsızlıkla bekliyorum.

Willie Solomon Bombası
Ülker ile yaptığımız sponsorluk anlaşmasının hemen ardından bir transfer bombası daha patlattık. Bir sezon önce Efes Pilsen formasıyla başarılı maçlar çıkarmış olan William James Solomon 100. yılımızda sarı-lacivertli formamızı giyecek. Solomon geçtiğimiz sezon İsrail'in Maccabi Tel-Aviv takımıyla Final-Four oynarken, Avrupa'da maç başına 15 sayı, 3 asist, 2 top çalma istatistikleri ile dikkat çekmişti.

Clemson Üniversitesi mezunu 1978 doğumlu, oyun kurucu ve skorer guard pozisyonlarında görev alabilen yeni transferimiz 2001 yılında Vancouver Grizzlies tarafından draft edilmiş, 1 yıllık NBA tecrübesinin ardından Avrupa kariyerine başlamıştır. Sırasıyla Aris, Hapoel Jarusalem, Efes Pilsen ve Maccabi Tel-Aviv takımlarında birbirinden başarılı sezonlar geçiren Solomon geçtiğimiz sezon formasını giydiği İsrail ekibiyle Euroleague'de Final-Four finali oynamıştı.

Yeni transferimize 100. yılımızda başarılar diliyor, Tel-Aviv ile ulaşamadığı Euroleague şampiyonluğuna Fenerbahçe formasıyla ulaşmasını temenni ediyoruz...

Willie Solomon Fenerbahçemiz için ter dökecek...

Copyright © 2006 www.fenerbahceliyiz.biz Tüm hakları saklıdır. ™