ARŞİVDEN SON HABERLER: Beşiktaş 2-1 Fenerbahçe, Fenerbahçe 6-0 Sakaryaspor, Fenerbahçe 1-3 Lyon www.fenerbahceliyiz.biz


04.11.2004

Yenilsen de, Yensen de...
Lyon 4-2 Fenerbahçe

Beşiktaş’a 2-1 kaybettiğimiz pisliklerle dolu geçen 11.hafta karşılaşmasının ardından Şampiyonlar Ligi 4.hafta karşılaşmasında Fransa’da Lyon’a son dakikada yediğimiz 2 golle 4-2 yenildik.

Lyon’un Afrikadan toplayıp getirdiği zenci futbolcularıyla inanılmaz tempolu oynadığı futbola karşın, maçın son anlarına kadar dişediş mücadele eden ekibimiz uzatmaların 4.ncü ve 5.nci dakikalarında gelen gollere engel olamadı. Karşılaşmada 2-2’lik skoru yakaladığımız 73.ncü dakikanın hemen ardından 75’de Servet’in gördüğü kırmızı kartla sahada 10 kişi kalmamıza rağmen bu mücadelemizi sürdürdük, ancak 95.nci dakikada duran toptan gelen gole engel olamayınca sahadan 4-2 mağlup ayrılmak durumunda kaldık.

Fenerbahçemizin iki hafta önce içeride Lyon karşısında aldığı 3-1’lik mağlubiyetin ardından taraftarlarımız ve ekibimiz Şampiyonlar Ligi için umutlarını büyük oranda kaybetmişti. Ancak Lyon karşısında alınabilecek bir galibiyetin tekrar bu umutları yeşertebileceği bilinciyle Fransa’ya giden takımımız, sahada varını yoğunu ortaya koyarak yaptığı mücadelenin ardından Fransa'dan umutlarını artık büyük ölçüde UEFA kupasına yönlendirmiş olarak döndü.




Selçuk ilerisi için umut verdi.
KENDİ YORUMUNU EKLE!


Tuncay attığı golle umutları yeşertti.

Serkan çok çalıştı.

Servet Şampiyonlar Liginde ikinci kırmızı kartını gördü.

Pierre van Hooijdonk taktik gereği yedek soyundu.



TAKIMIMIZ SAHADA:

Fenerbahçemiz karşılaşmaya kalede Rüştü, geri dörtlüde Ümit-Servet-Luciano-Deniz, önlerinde Selçuk-Aurelio-Serkan, onların önünde sağda Serhat, ortada Alex de Souza ve solda Tuncay onbiri ile çıktı. Pierre van Hooijdonk’un yedek kulubesinde oturduğu ve 89.ncu dakikada Alex de Souza’nın yerine oyuna girdiği karşılaşmada, Marcio Nobre de sakatlığı nedeniyle yer alamadı. Karşılaşmanın başlamasıyla birlikte Daum’un 4’lü defansın önüne yerleştirdiği 3’lü ön libero düzeninin ne kadar doğru bir seçim olduğu görüldü. Lyon takımı hemen hemen bütün oyuncularıyla hücum organizasyonlarına katılan, ataklarında çok değişik varyasyonlar üreten komple bir takım olduğunu daha ilk dakikadan itibaren göstermeye başladı. Daum’un 4’lü defansın önüne yerleştirdiği Selçuk-Aurelio-Serkan üçlüsü defansın önünde gerçekten başarılı bir oyun çıkardı. Bu üçlünün önünde oynayan Alex de Souza’nın görevi de, rakip atağa çıkarken arkasındaki üçlünün kaptığı topları en verimli şekilde Serhat ve Tuncay’ın koşu yollarına göndererek hızlı hücumlarla rakibi avlamak, Serhat’a ve Tuncay’a şut atma imkanı sağlamaktı.

İLK YARI:

Bu beklentilerle maça başlayan ekibimiz düşündüklerini sahada uygularken, 15.nci dakikada Selçuk’la da güzel bir gol buldu. Boliç’in Manchester’a attığı golü anımsatan gol, Fenerbahçe’yi Fransa’da öne geçirirken Türkiyede de milyonları ayağa kaldırdı.

Golün ardından aynı disiplinli oyunu sürdüren ekibimiz 20.nci dakikada Luciano’nun ayağından seken topun dışında rakibe başka gol imkanı vermemek için çok iyi mücadele etti ve ilk yarı 1-1 sona erdi. İlk yarı sona ererken, ilk yarıdan akıllarda; Tuncay’ın skor 1-0 iken uzaktan attığı ve kalecinin kornere çeldiği top, Servet’in gördüğü anlaşılması güç sarı kart ve Lyon’un atağa kalktığında tüm hatlarıyla oynadığı hücum varyasyonları ve sıfıra kadar inerek içeri çevirdiği toplarla aradığı tehlikeler kaldı.

İKİNCİ YARI:

İkinci yarıya ilk yarıdaki kadroyla çıkan ekibimiz, ikinci yarı başında 54.ncü dakikada yediğimiz gole karşın oyundan kopmadı ve rakibe farkı ikiye çıkarma şansı vermedi. Yediğimiz golün hemen ardından Alex’le değerlendiremediğimiz pozisyon atacağımız golün ilk sinyaliydi bana göre.

Ardından Alex’in Tuncay’ı kaleciyle karşı karşıya bıraktığı pozisyonda Lyon kalecisinin sakatlanmasıyla umutlarımızın yeşerdiği dakikalarda, Lyon kalesini yoklayamadık. Kalecinin sakatlandığı pozisyonun ardından Serkan’ın yaptığı aşırtma vuruş Lyon tribünlerinin yüreğini ağzına getirirken, bizler de topu kornere çelen Lyon’un sakat kalecisini kaybediyorduk.

Oyuna giren yedek kaleciye ‘hoşgeldin’ golü, Alex’in kornerini kafayla indiren Luciano’nun topuna ayak koyan Tuncay’dan geldi. 54’de yediğimiz golün ardından golü bulduğumuz 73.ncü dakikaya kadar sergildiğimiz etkili futbol ve bu futbolun ardından golü bulmamız bizleri iyice umutlandırdı. Attığımız golün hemen ardından Servet’in ikinci kırmızı kartla oyun dışı kalması da direncimizi kırmadı.

Atacağımız bir gol bizlere Şampiyonlar Liginde tur getirebilirdi artık. Ceza sahası çizgisi dibinden, Alex için ters taraf olan sağdan kullandığımız frikiğe işte bu gözle baktık. Bu dakikada gözlerimiz sahada Pierre van Hooijdonk’u aradı. Ancak ne yazık ki aradığımız golü o dakikada ve ilerleyen dakikalarda bulamadık.


Son dakikalara girilirken Daum; maç boyu ileri-geri çok çalışan Tuncay’ın yerine Fabiano’yu, Alex’in yerine Pierre’i ve maçta özellikle hücumda pek varlık gösteremeyen Serhat’ın yerine Mehmet’i oyuna alırken, herkesin son dakikalar için korktuğu ne yazık ki başımıza geliyordu. Govou’nun yerine oyuna giren Nilmar son dakikada attığı iki golle karşılaşmanın skorunu belirledi. Şampiyonlar Liginde şansımız mucizelere kalırken; UEFA kupasına kalma şansımız da Servet’siz ve Serkan’sız oynayacağımız Sparta Prag maçına kalıyordu.

Daum’un Pierre – Selçuk tercihinin ne kadar doğru olduğunu Lyon’un bu sene henüz hiçbir karşılaşmasını kaybetmemiş olduğunu bilen ve futboldan anlayan herkes görebilir. Nitekim Selçuk attığı golün yanında, oynadığı futbolla da hocasına tercihinde yanılmadığını gösterdi. Bu maçta etkisiz kalan Serhat’ın yerine, sahada bir Nobre olsa herşey çok farklı olabilirdi. Ancak ne yazık ki Beşiktaş maçında sakatlanan ve bu nedenle kadroda yer alamayan Nobre’den bu yüksek tempolu karşılaşmada yararlanamadık.

GRUPTA SON DURUM:

Grubumuzun diğer karşılaşmasında Manchester United sahasında Sparta Prag’ı Nistelrooy’un 4 golüyle 4-1 yenerken puanını da 8’e çıkardı. Lyon’un 10 puanla gruptan çıkmayı garantilediği karşılaşmamız sonrası takımımız da 3 puanla 3.ncü sırada kaldı. Önümüzdeki hafta Prag’da Servet’siz ve Serkan’sız olarak, Manchester maçında kırmızı kart gören Poborsky’siz Sparta Prag karşısına çıkacak takımımızın elbette öncelikli hedefi bir beraberlik. Beraberlik durumunda büyük ihtimalle Prag’ın önünde grupta 3.ncü olarak UEFA’ya kalacağız. Ancak her Fenerbahçe sevdalısının aklından Prag’da alınabilecek bir galibiyet ve bu sene hiç kaybetmeyen Lyon’un Manchester’da alabileceği bir galibiyet de geçmiyor değil...

FENERBAHÇE - ANKARASPOR:

Artık bu maçı geride bırakıp Brezilyalıları doldurduğu takımıyla ligde başarılı skorlar alan Ankara maçına konsantre olmalıyız. Şampiyonlar liginde başarı uzun yıllar o ligde oynayarak kazanılacak tecrübeyle gelecektir. Ve bunu başarmanın yolu da Türkiye Ligini her sene Şampiyon olarak tamamlamaktan geçiyor. Beşiktaş’a ve Lyon’a kaybettiğimiz maçların ardından bu maç çok önemli. Cumartesi akşamı tüm Fenerbahçe sevdalılarını aşağıdaki cümleleri maç öncesi daha da gür söylemek için Kadıköy’e bekliyoruz:

Yenilsen de yensen de taraftarın senle
Üzüntünle sevincinle seninle birlikte...



Copyright © 2004 www.fenerbahceliyiz.biz Tüm hakları saklıdır. ™