Fenerbahçe 2-0 Akçaabat Sebatspor | |
Türkiye Süper Liginin 22.haftasında Sebatspor’u Kadıköy’de ağırlayan Fenerbahçemiz, yarım düzine gol yemeyi umarak sahaya çıkan Trabzon ekibine “misafir umduğunu değil, bulduğunu yer” diyerek; sadece 2 gol attığı karşılaşmayı en yakın takipçisi ile arasındaki puan farkını 4’e çıkararak tamamladı. Gün boyu esen kuvvetli lodos ile birlikte, soğuk ve yağışlı havanın etkisiyle stadımızda yer yer boşlukların olduğu karşılaşma öncesi, tribünlerdeki yerlerini alan taraftarlarımız, hafta arasında Zaragoza’ya elenmiş olan ekibimize moral vermek için büyük çaba gösterdiler. Takımımız sahaya çıkarken futbolcularımızın üzerine atılan sarı-lacivert çiçekler, açılan; “Gururumuzsunuz”, “Buradayız, çünkü inanıyoruz” pankartları bu takımın gelecekte alacağı başarılara olan inancın göstergesiydi. Anelka formaya ısınıyor. |
• Maçtan Fotoğraflar için TIKLAYIN! | |
• KENDİ YORUMUNU EKLE! | |
Alex ligdeki 16. golünü kaydetti. Serkan sağ kanatta arı gibi çalıştı. Pierre van Hooijdonk Kadıköy'e geri döndü.
|
İlk Yarı: Rüştü, Serkan - Servet - Luciano - Deniz, Ümit - Aurelio - Tuncay, Alex, Nobre - Anelka onbiri ile sahaya çıkan Fenerbahçemiz, karşılaşmanın ilk dakikalarından itibaren rakip kalede baskı kurarak Sebatspor’u kendi yarı sahasına hapsetti. Karşılaşmaya geçen haftasonunda olduğu gibi, ön liberoda Ümit-Aurelio ikilisini birlikte oynatarak başlayan Daum, etkili oyunumuza karşın sol kanadımızın aksadığını ve burada Deniz’in etkisiz kaldığını görünce; Ümit’in sol kanattaki etkinliğinden yararlanmayı düşünerek, ilk yarım saatin sonunda Deniz ve Ümit’in yerlerini değiştirdi. Forvette en ileride Anelka’nın görev yaptığı ilk yarıda Nobre de Anelka’nın sağında görev aldı. Girilen birçok pozisyon, çizgiden çıkarılan iki top, ancak bir türlü gelmeyen gol; ilk yarının son dakikalarında iştahımızı iyice kabarttı ve Sebatspor’u ceza sahasına hapsettik. Ancak kilidi açacak golü ilk yarıda bulamayarak devreyi beraberlikle tamamladık. İlk Yarı: İştahımızdan hiçbir şey kaybetmeyerek başladığımız ikinci yarıda aradığımız golü de çok çabuk bulduk. Alex’den aldığı topla soldan Sebat ceza alanına akan Aurelio, Anelka’ya çok güzel ortalayınca Anelka’nın yapacağı tek birşey vardı; golü atıp bizlere pozunu vermek.... Anelka çok güzel yükseldi ve yapması gerekeni de çok güzel yaptı. Belki hayatında hiç karşılaşmadığı gibi kapanan takımlara karşı iki maç tutuk göründü diye kıyametleri kopartanlara vereceği cevapların sinyalini çakan Anelka, büyük çoğunluğunda sağ kanada yakın görev yaptığı ikinci yarıda Sebat yarı sahasının sağında bulduğu boş alanlarda attığı deparlar ve yaptığı klas hareketlerle de tribünlerimizden büyük alkış aldı. Golün ardından önce Ümit, sonra Aurelio ile tekrar golle burun buruna gelen Fenerbahçemizin ikinci golü serbest vuruşta topu direğin dibinden ağlarla buluşturan Brezilyalı yıldızımız Alex de Souza’dan geldi. Alex’in golden sonraki uzak köşe gönderine koşarak yaptığı şovu doğrusu görülmeye değerdi. Zaman zaman Servet’in ve Luciano’nun da ileriye çıkıp gol aradığı karşılaşmada Serkan da sağ kanattaki etkili futbolu ile alkışı hak etti. Nobre’nin mükemmel vuruşunda direkten dönen topun ardından, ilerleyen dakikalarda Nobre – van Hooijdonk, Tuncay - Mehmet ve Alex - Serhat değişikliklerini gerçekleştiren Daum; bizleri uzun zamandır Kadıköy’de seyredemediğimiz Pierre van Hooijdonk’umuza da bu karşılaşmada kavuşturdu. |